Bursa'da askerlik yaşına gelen gayrimüslim Yakup Bilensir, yıllarca askere gitmedi. 3 yıl önce hakkında, 'Askeri Ceza Kanununa muhalefet' suçundan dava açılan genç, bağlı olduğu mezhepte silaha el sürmenin günah olduğunu ve bu nedenle askerlik yapmak istemediğini söyledi. Yerel mahkeme, yıllarca kilisede dinini yaşadığını belgeleyen genç adamın beraatına hükmetti. Bölge Adliye Mahkemesi, 'Türkiye Cumhuriyeti İslam dini olsa da diğer dinlere de hoş görülüdür' diyerek, yerel mahkemenin beraat kararını onadı.

Bursa'da ikamet eden 32 yaşındaki Yakup Bilensir, isimli genç adam, geçtiğimiz yıllarda askerlik yaşı geldiği için askere çağrılmış gitmediği için yoklama kaçağı sayılmıştı. Yıllarca askere gitmeyerek yoklama kaçağı olan genç hakkında, 2019 yılında askeri ceza kanununa muhalefet suçunu işlediği gerekçesiyle dava açıldı.

GAYRİMÜSLİM SAVUNMASI
Londra'daki işleri için sürekli yurt dışına çıkan genç, açılan dava kapsamında Asliye Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıktı. Kendisinin ve ailesinin gayrimüslim olduğunu belirten Bilensir, mensubu olduğu Yedinci Gün Adventist mezhebinde silah tutmanın günah olduğunu bu nedenle askere gidip günah işlemek istemediğini ifade etti. 3 yaşından beri kiliseye giderek dininin gerektiği gibi Cumartesi günü ayinlere katıldığını ve sıkı bir Hristiyan olduğu için dinine karşı gelmek istemediğini ifade eden genç adam, bu nedenle askere gitmek istemediğini ifade etti.

MAHKEME, SUÇ YOK DEDİ
Bağlı olduğu dinin mezhebi gereği bedelli askerlikte de silah talimatı yapıldığı için bu durumda bile askerlik yapamayacağını söyleyen Bilensir, 'Ben silaha hiçbir koşulda el sürmek istemiyorum. Bu nedenle beraatımı talep ediyorum' dedi. Mahkeme yargılama sonunda genç adamın askeri ceza kanununa muhalefet suçundan beraat etmesi yönünde karar verdi. Yapılan itiraz sonrası dosya, Bölge Adliye Mahkemesine gönderildi.

BAM'DAN EMSAL KARAR
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi yerel mahkemenin kararını onadı. Emsal nitelikteki bu kararda Türkiye Cumhuriyetinin her ne kadar İslam devleti olsa da diğer dinlere de hoş görülü olduğunu ve kendisini gayrimüslim kabul eden bir gencin bu talebinin yerinde olduğunu vurguladı. BAM, yerel mahkemenin bu nedenle inanç ve takdirine göre verdiği beraat kararının yerinde olduğuna hükmetti.