Ermenistan`ın sınır kenti Gümrü`de esnaf Türkiye sınırının açılmasını bekliyor - Gündem
25 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Ցրօն / Ժամ : Հուրփեայլեալ

Gündem :

07 Şubat 2022  

Ermenistan`ın sınır kenti Gümrü`de esnaf Türkiye sınırının açılmasını bekliyor -

Ermenistan`ın sınır kenti Gümrü`de esnaf Türkiye sınırının açılmasını bekliyor Ermenistan`ın sınır kenti Gümrü`de esnaf Türkiye sınırının açılmasını bekliyor

Ermenistan'ın Türkiye sınırındaki Gümrü'de, iki ülke arasındaki normalleşme görüşmelerini takip eden esnaf, sınırın açılarak kente daha çok turist gelmesini ve sorunların diyalog yoluyla çözülmesini istiyor.

İki ülke arasında bulunan 325 kilometrelik sınırda biri demir yolu biri kara yoluyla olmak üzere iki sınır kapısı yer alıyor.

Gümrü kentini Türkiye'ye Akyaka Demiryolu Sınır Kapısı bağlarken, Iğdır'da da Alican Karayolu Sınır Kapısı bulunuyor.

İki sınır da 1993'te Ermenistan'ın Karabağ'ı işgal etmesiyle kapatılsa da 2009'da yeniden açılmaları gündeme geldi. Hatta Türkiye, Alican ve Akyaka'da demir yolu ile kara yolunu yeniledi ancak 2009'da başlayan sürecin durmasıyla sınırların açılması konusu da rafa kalktı.

Eski Sovyetler Birliği'nin Kafkasya'daki önemli ulaşım ve endüstri kentlerinden olan Gümrü, Sovyetler Birliği'nin dağılması ve 1988'deki Gümrü depreminden sonra eski gücünü kaybetse de bugün Ermenistan'ın hem ikinci büyük şehri hem de önemli bir endüstri ve kültür kenti.

Gümrü esnafı, iki ülke arasındaki gelişmelere ilişkin düşüncelerini ve beklentilerini AA muhabirine anlattı.

"Üçüncü bir tarafın bizim adımıza konuşmasını istemiyorum"

Uzun yıllar İsviçre ve İngiltere'de eğitim gördükten sonra memleketine dönüp 4 sene önce Herbs and Honey adında bir kafe açan Artuş Yeghiazaryan da bugün kentin ekonomisine ve kültürüne katkı sağlıyor.

Kafede Gümrü ve çevresinde üretilen el yapımı çay, bal, sabun gibi ürünleri satan Yeghiazaryan, Türkiye ile Ermenistan arasındaki sürece olumlu bakıyor.

İki ülke arasında önemli tarihi problemler olduğunu belirten Yeghiazaryan, "Türkiye ile önemli tarihi problemlerimiz de olsa birbirimizle konuşmamız ve ticari ilişkiler kurmamız sorunları çözmemize katkı sunacaktır. Eğer arasında problem olan iki insan birbiriyle konuşmuyorsa bu sorunları nasıl çözer? İlişkiler kurmamız ve birbirimizle konuşmamızı istiyorum. Üçüncü bir tarafın bizim adımıza konuşmasını istemiyorum." diye konuştu.

Gelişmelerin ekonomik etkisine de pozitif yaklaştığını söyleyen Yeghiazaryan, kente daha fazla turist beklediğini anlattı.

"Daha fazla müşteri olursa daha fazla para kazanır, daha fazla proje üretiriz." diyen Yeghiazaryan, Ermenistan'ın başta 1915 olayları olmak üzere önemli bazı konularda ise taviz vermemesi gerektiğini savunuyor.

Yeghiazaryan'a göre 1915 olaylarının konuşulması hem Ermenilerin hem de Türklerin yaralarını sarması için önemli bir fırsat.

"Ticari açıdan Ermenistan devletinin dikkatli olmasını istiyorum"

Gümrü ile Kars arasındaki sınırın açılmasından iki ülkenin de faydalanacağını söyleyen Yeghiazaryan, "Üçüncü ülkeler bizim adımıza konuşmadan, bizim sorunlarımızı bizim adımıza çözmeden diyalog kurmamızı gerçekten istiyorum. Ermeniler ve Türklerin geçmişine baktığımızda 500-600 yıldır kültürümüz iç içe geçti. Bugün bunu pozitif şekilde kullanmalıyız." dedi.

Yeghiazaryan, Ermenistan'ın normalleşme sürecinde ticari açıdan dikkatli olması gerektiğini de düşünüyor.

Türk ekonomisinin büyük, Türkiye'nin ise gelişmiş bir ülke olarak Ermenistan'a göre avantajlı olduğunu kaydeden Yeghiazaryan, "Ticari açıdan Ermenistan devletinin dikkatli olmasını istiyorum. Ticaret yaptığınızda küçük ortağın dikkatli olması gerek. Üreticisini, çiftçisini, küçük işletmeleri koruması gerek. Onların kaybetmesini engellemeli çünkü büyük ortak küçük ortağı yutabilir. Bu yüzden ürünlerimizin fiyat ve kalitede rekabet edebilme gücünün korunması gerek. Türkiye zengin ve gelişmiş bir ülke, daha avantajlı. Ermenistan bu konuda dikkatli olmalı ve adil bir ticaret yapmalı." ifadelerini kullandı.

"Asırlarca düşman kalmamak gerekiyor"

Gümrü, tarihi yapılarıyla dikkati çeken bir kent. Bu yapılardan birinde 1939'dan beri, cumhurbaşkanlarının dahi tıraş olduğu Lux Berber Salonu hizmet veriyor.

Salon 80 yıldır, salondaki koltuklar ise 50 yıldan fazla süredir müşterilerini ağırlıyor. Burada çalışan Norik Tonoyan, sınırın açılmasının iki tarafa da fayda getireceğini düşünüyor.

Tonoyan, geçmişte acılar yaşansa da böyle devam etmenin yanlış olduğunu belirterek, "İki taraf için de zararlı şeyler olmuştur. Böyle devam etmek yanlıştır. Asırlarca düşman kalmamak gerekiyor. Ticaret halkları yakınlaştırır ve huzur getirir." dedi.

Demir yolu sınır kapısının açılmasıyla kente gelecek turistler için Gümrü'de görülecek çok şey olduğunu dile getiren Tonoyan, "İyi diyelim, iyi olalım. Hem kültür hem de ticari konularda insani olalım, düşmanlık yapmayalım." ifadelerini kullandı.

"Aynı duvarı paylaşan iki komşu düşmanlık yapamaz"

Aynı berber salonunda eski Sovyetler Birliği dönemi ünlülerini dahi tıraş ettiğini söyleyen Apin Çahoyan da sadece Türkiye ile değil tüm bölgeyle barışılmasını istiyor.

Dostluk bağı kurulması gerektiğini belirten Çahoyan, "Aynı duvarı paylaşan iki komşu düşmanlık yapamaz. Doğru dostluk yapsınlar. Sınırları çizilsin, ne buradan ne de karşı taraftan askerler ölsün ve hiçbir tarafta anneler ağlamasın. Bu artık delikanlıca komşuluk olur." diye konuştu.

Çahoyan, Ermenistan-Türkiye normalleşme süreciyle ilgili ise "Benim fikrimi soruyorsanız benim fikrim ne kadar barış olsa o kadar daha iyi. Barıştan üstün bir şey yok." dedi.
Ermenistan'ın Türkiye sınırındaki Gümrü'de, iki ülke arasındaki normalleşme görüşmelerini takip eden esnaf, sınırın açılarak kente daha çok turist gelmesini ve sorunların diyalog yoluyla çözülmesini istiyor.Behlül Çetinkaya |07.02.2022
[Ermenistan'ın sınır kenti Gümrü'de esnaf Türkiye sınırının açılmasını bekliyor] Fotoğraf: Ali Balıkçı/ AA

Ankara

İki ülke arasında bulunan 325 kilometrelik sınırda biri demir yolu biri kara yoluyla olmak üzere iki sınır kapısı yer alıyor.

Gümrü kentini Türkiye'ye Akyaka Demiryolu Sınır Kapısı bağlarken, Iğdır'da da Alican Karayolu Sınır Kapısı bulunuyor.

İki sınır da 1993'te Ermenistan'ın Karabağ'ı işgal etmesiyle kapatılsa da 2009'da yeniden açılmaları gündeme geldi. Hatta Türkiye, Alican ve Akyaka'da demir yolu ile kara yolunu yeniledi ancak 2009'da başlayan sürecin durmasıyla sınırların açılması konusu da rafa kalktı.

Eski Sovyetler Birliği'nin Kafkasya'daki önemli ulaşım ve endüstri kentlerinden olan Gümrü, Sovyetler Birliği'nin dağılması ve 1988'deki Gümrü depreminden sonra eski gücünü kaybetse de bugün Ermenistan'ın hem ikinci büyük şehri hem de önemli bir endüstri ve kültür kenti.

Gümrü esnafı, iki ülke arasındaki gelişmelere ilişkin düşüncelerini ve beklentilerini AA muhabirine anlattı.

"Üçüncü bir tarafın bizim adımıza konuşmasını istemiyorum"

Uzun yıllar İsviçre ve İngiltere'de eğitim gördükten sonra memleketine dönüp 4 sene önce Herbs and Honey adında bir kafe açan Artuş Yeghiazaryan da bugün kentin ekonomisine ve kültürüne katkı sağlıyor.

Kafede Gümrü ve çevresinde üretilen el yapımı çay, bal, sabun gibi ürünleri satan Yeghiazaryan, Türkiye ile Ermenistan arasındaki sürece olumlu bakıyor.

İki ülke arasında önemli tarihi problemler olduğunu belirten Yeghiazaryan, "Türkiye ile önemli tarihi problemlerimiz de olsa birbirimizle konuşmamız ve ticari ilişkiler kurmamız sorunları çözmemize katkı sunacaktır. Eğer arasında problem olan iki insan birbiriyle konuşmuyorsa bu sorunları nasıl çözer? İlişkiler kurmamız ve birbirimizle konuşmamızı istiyorum. Üçüncü bir tarafın bizim adımıza konuşmasını istemiyorum." diye konuştu.

Gelişmelerin ekonomik etkisine de pozitif yaklaştığını söyleyen Yeghiazaryan, kente daha fazla turist beklediğini anlattı.

"Daha fazla müşteri olursa daha fazla para kazanır, daha fazla proje üretiriz." diyen Yeghiazaryan, Ermenistan'ın başta 1915 olayları olmak üzere önemli bazı konularda ise taviz vermemesi gerektiğini savunuyor.

Yeghiazaryan'a göre 1915 olaylarının konuşulması hem Ermenilerin hem de Türklerin yaralarını sarması için önemli bir fırsat.

"Ticari açıdan Ermenistan devletinin dikkatli olmasını istiyorum"

Gümrü ile Kars arasındaki sınırın açılmasından iki ülkenin de faydalanacağını söyleyen Yeghiazaryan, "Üçüncü ülkeler bizim adımıza konuşmadan, bizim sorunlarımızı bizim adımıza çözmeden diyalog kurmamızı gerçekten istiyorum. Ermeniler ve Türklerin geçmişine baktığımızda 500-600 yıldır kültürümüz iç içe geçti. Bugün bunu pozitif şekilde kullanmalıyız." dedi.

Yeghiazaryan, Ermenistan'ın normalleşme sürecinde ticari açıdan dikkatli olması gerektiğini de düşünüyor.

Türk ekonomisinin büyük, Türkiye'nin ise gelişmiş bir ülke olarak Ermenistan'a göre avantajlı olduğunu kaydeden Yeghiazaryan, "Ticari açıdan Ermenistan devletinin dikkatli olmasını istiyorum. Ticaret yaptığınızda küçük ortağın dikkatli olması gerek. Üreticisini, çiftçisini, küçük işletmeleri koruması gerek. Onların kaybetmesini engellemeli çünkü büyük ortak küçük ortağı yutabilir. Bu yüzden ürünlerimizin fiyat ve kalitede rekabet edebilme gücünün korunması gerek. Türkiye zengin ve gelişmiş bir ülke, daha avantajlı. Ermenistan bu konuda dikkatli olmalı ve adil bir ticaret yapmalı." ifadelerini kullandı.

"Asırlarca düşman kalmamak gerekiyor"

Gümrü, tarihi yapılarıyla dikkati çeken bir kent. Bu yapılardan birinde 1939'dan beri, cumhurbaşkanlarının dahi tıraş olduğu Lux Berber Salonu hizmet veriyor.

Salon 80 yıldır, salondaki koltuklar ise 50 yıldan fazla süredir müşterilerini ağırlıyor. Burada çalışan Norik Tonoyan, sınırın açılmasının iki tarafa da fayda getireceğini düşünüyor.

Tonoyan, geçmişte acılar yaşansa da böyle devam etmenin yanlış olduğunu belirterek, "İki taraf için de zararlı şeyler olmuştur. Böyle devam etmek yanlıştır. Asırlarca düşman kalmamak gerekiyor. Ticaret halkları yakınlaştırır ve huzur getirir." dedi.

Demir yolu sınır kapısının açılmasıyla kente gelecek turistler için Gümrü'de görülecek çok şey olduğunu dile getiren Tonoyan, "İyi diyelim, iyi olalım. Hem kültür hem de ticari konularda insani olalım, düşmanlık yapmayalım." ifadelerini kullandı.

"Aynı duvarı paylaşan iki komşu düşmanlık yapamaz"

Aynı berber salonunda eski Sovyetler Birliği dönemi ünlülerini dahi tıraş ettiğini söyleyen Apin Çahoyan da sadece Türkiye ile değil tüm bölgeyle barışılmasını istiyor.

Dostluk bağı kurulması gerektiğini belirten Çahoyan, "Aynı duvarı paylaşan iki komşu düşmanlık yapamaz. Doğru dostluk yapsınlar. Sınırları çizilsin, ne buradan ne de karşı taraftan askerler ölsün ve hiçbir tarafta anneler ağlamasın. Bu artık delikanlıca komşuluk olur." diye konuştu.

Çahoyan, Ermenistan-Türkiye normalleşme süreciyle ilgili ise "Benim fikrimi soruyorsanız benim fikrim ne kadar barış olsa o kadar daha iyi. Barıştan üstün bir şey yok." dedi.





Bu haber A.A. kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı (A.A.) ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(A.A.). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+