Le Figaro Magazine, 120 ünlü Fransız sanatçının ve akademisyenin, Ermenistan ve Artsakh'a destekleyen açıklamasını yayınladı.

Fransa’da Ermenistan Büyükelçiliği’nden edinen bilgiye göre açıklamaya, dünyaca ünlü oyuncular Alain Delon, Claudia Cardinale, Jean Reno, Fanny Ardant, Dany Boon, Juliette Binoche, Pierre Richard, Jean Dujardin, ayrıca ünlü akademisyenler Jacqus Attali, Bernard–Henri Levy, dünyaca tanınmış film yönetmeni Costa–Gavras, Claude Lelouch, Michel Hazanavicius, tanınmış tv sanatçısı Stephane Bern ile dünyaca ünlü aşçıbaşı Alain Ducasse katıldı.

Sanatçı ve akademisyenlerin yayınladığı açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Osmanlı İmparatorluğu’nun liderleri tarafından işlenen 1915 Ermeni Soykırımı’ndan bir asırdan fazla bir dönem sonra Ermeni halkı, tekrar iki diktatör devletlerin kurbanı oldu, çünkü hem Bakü, hem Ankara, her biri kendi mutlak gücünü yeni bir kanlı ganimetle pekiştirmek için Ermenilere karşı nefreti kışkırtıyor. Ermenilerin kaderi, Artsakh adını verdikleri Dağlık Karabağ’da vahşice değiştirildi. İki asırdan fazladır, bu gururlu ve onurlu insanlar, bu topraklarda kendi dağlı taşlı ve güzel toprağına sımsıkı sarılmış yaşıyorlardı. Bu insanlar, ulaşılmaz dağların kalbinde kendi teriyle sulanan topraklarda kendi atalarının yaşadığı, ev, okul ve mükemmel kiliseler kurduğu topraklarda yaşamlarını sürdürmek istiyorlardı.”

Haysiyetsiz Recep Tayyip Erdoğanın Türkiyesi ile İlham Aliyev’in Azerbaycanının, Artsakh Ermenilerine karşı şiddetli bir saldırı düzenleyerek, Ermenilerin bu haklı isteğini paramparça ettikleri vurgulanan açıklamada, “Ermeniler için Dağlık Karabağ, ilk önce onlarca asırlık kültürüyle, müzüğiyle, oyunuyla dünya yürüyüşüne katılmak ve zorlandığı anklav statüsünden kurtulmak istiyen bir halktır. Diğer taraftan, Bakü ve Ankara yönetimleri için Artskah, ne pahasına olursa olsun Azerbaycan bayrağının dikilmesi gereken bir bölgedir ancak, ve bu hedefe, Türkiye’nin özel kuvvetleri, çatışma bölgesinde sivil halkı yok etmek hedefiyle Türkiye’den gönderilen sayısız katil SİHA’ları ve cihatçi kiralık militanlar kullanıldı. Azerbaycan’ın, uluslararası hukuka göre yasaklanmış olan Artskah’ta misket bombalar kullandığı artık kanıtlanmıştır. Bu, tamamen eşitsiz bir savaştı” denildi.

Ermenilerin bu savaşı istemediklerini, ancak mecbur kaldıkları bu savaşı, hayatta kalmak uğruna sürdürdüklerinin vurgulandığı açıklamada, Azerbaycan diktatörülüğü için bu savaşın sadece bir milliyetçi hırs meselesi olduğunun da altı çizildi.

120 ünlü isminin imzaladığı açıklamada, “Azerbaycan Cumhurbaşkanı, kendi amaçlarını açık ve net bir şekilde ifade etmişti. Artsakh’a karşı geniş çaplı savaş başlattığı ilk günlerde, “Biz onları it gibi kovacağız” diyordu. Aynı cumleyi, Artsakh’ın sivil halkının tehcirine sebep olduktan sonra tekrar ederek, kendi iğrenç sözünü tuttuğu için gurur duyuyordu. 21. asırda insana karşı böylesi bir nefret, nefretin bu tür patlaması, en derin kızgınlık yaratıyor: bu nefretin modern dünyada yeri olmaması gerek. Bu nedenlerden dolayı ben Ermenistan’ı ve Dağlık Karabağ’ı destekliyorum” ifadelerine de yer verildi.