Ekümenik Patrik Bartholomeos Ayasofya’nın ardından Kariye’nin de camiye dönüştürülmesini değerlendirdi.. Bartholomeos, “Sanki şehirdeki camiler yetmiyormuş, sanki buradaki çoğunluk dininin inananları için çok sayıda ibadethane ihtiyacı doğmuş gibi yönetenler, aceleyle bu kararları aldı.” dedi.

Patrik Bartholomeos 6 Eylül Pazar günü, Heybeliada Ruhban Okulu’nda bir takdis töreni sırasında yaptığı konuşmada hem 6-7 Eylül 1955’i, hem Heybeliada Ruhban Okulu’nun 50 yıldır kapalı olmasını, hem de Ayasofya ve Kariye’nin camiye dönüştürülmesini değerlendirdi. Patrik Bartholomeos şöyle konuştu:

“Birkaç ay önce Ayasofya camiye dönüştürüldü. Daha sonra da en güzel manastırlardan Kariye de cami yapıldı. Sanki şehirdeki camiler yetmiyormuş, sanki buradaki çoğunluk dininin inananları için çok sayıda ibadethane ihtiyacı doğmuş gibi yönetenler, aceleyle bu kararları aldı. Bu eylemler bizi, kimliğimizi, tarihimizi, kültürümüzü rencide ediyor. Sabrediyoruz ve dua ediyoruz”

Patrik Bartholomeos Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi sonrasında da”Ayasofya’nın camiye çevrilmesi, dünyadaki milyonlarca Hristiyan’ı İslam’ın aleyhine çevirecektir. Bu durumda, kutsallığı nedeniyle Doğu ile Batı’nın kucaklaşmakta olduğu hayati bir merkez olan Ayasofya -hem de beşeriyet, ölümcül bir pandemi ile denenmekte olduğu bir dönemde birliğe ve ortak hedeflere odaklanmaya muhtaç iken- bu iki dünyayı bir birinden koparacaktır.” değerlendirmesinde bulunmuştu.