Cinayete kurban giden“Agos” Gazetesi’nin eski Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in oğlu Arat Dink hakkında 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istemiyle yargılama başlatıldı. Arat Dink, terör örgütü PKK'nın propagandasının yapıldığı belirtilen ve "barış bildirisi" olarak adlandırılan metne imza attmakla suçlanıyor.

İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmaya, sanık Arat Dink avukatlarıyla katıldı. Arat Dink, İimzaladığı bildirinin suç teşkil etmediğini belirtirken, sanık avukatları, mahkemenin tarafsız ve bağımsız olmadığı, ihsas-ı reyde bulunulduğu (kararını önceden açıklama) gerekçeleriyle mahkeme heyetinin davadan çekilmesi talebinde bulundu. Avukatlar ayrıca, derhal beraat kararı verilmesi ve verilmemesi durumunda, dava dosyasının benzer diğer dava dosyalarıyla birleştirilmesini de talep etti.

Heyet, hakimlerin çekilmesi talebini, yerinde bir talep olmadığı, derhal beraat talebini, atılı eylemin suç oluşturup oluşturmadığının hukuki tayin ve takdirinin yargılamayı gerektirmesi, birleştirme talebini ise, benzer dosyaların yargılama aşamalarının farklı olması gerekçeleriyle reddetti.

Sonuçlanan benzer dosyalar ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuru yapıldığını ve AYM'nin karar aşamasında olduğunu hatırlatan heyet, kararın beklenilmesine hükmetti. Duruşma 9 Ekim'e ertelendi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırlanan iddianamede, 11 Ocak 2016'da, gazeteci olan şüphelinin de içinde bulunduğu 1.128 kişinin, "Barış için akademisyenler bildirisi" adlı, kamuoyuna ilan edilen bir bildiriye imza attıkları ve "Bu suça ortak olmayacağız" başlığıyla yayımlanan bildiride, terör örgütü PKK'nın propagandasının yapıldığı ifadeler kullanıldığı iddia edildi.

İddianamede Arat Dink'in, savcılık ifadesinde şu beyanda bulunduğu de kaydedildi: "Akademisyenlerin imzaladığı bu bildiri şu an kamuoyunun gündemindedir. Bu bildiriyi aynen biz de tekrar ediyoruz. Bu yüzden kendim hakkında suç duyurusunda bulunuyorum. Savcılığınıza bu yüzden dilekçeye vermeye geldim. Bu bildiri suç oluşturuyorsa benim hakkımda da işlem yapılmasını talep ediyorum. Zira aynı bildiriyi adliye girişinde, basın önünde açıkladık. Başsavcılığa sunduğumuz dilekçenin aynısını basın mensuplarına ve halka dağıttık. Bu şekilde bildiriyi alenileştirdik. Hakkımda gerekli yasal işlemin yapılmasını talep ediyorum."