Ermenistan Meclisi, 13 Aralık’ta 73 olumu, 12 olumsuz ve 6 çekimser oyla uzun zamandan beri tartışılan “Aile içi şiddet yasasını” onayladı. Ermenistan'nın kadın hakları savunucuları ve aktivistleri, kadına yönelik erkek şiddetinin, bu şiddeti engelleyen bir yasa tasarısı yardımıyla engellenebileceğine inanıyor.

2013'te Ermenistan hükümeti tarafından oylamaya sunulan aile içi şiddeti önleyen yasa tasarısı, “Ermenilerin ailevi değerlerine” aykırı olduğu gerekçesiyle çoğunluk tarafından reddedildi. Diaspora Ermenileri, Ocak 2017'de Los Angeles'ta yaptıkları yürüyüş sırasında durumu gündeme getirmişti. "Kadınlara Yönelik Şiddet bir suçtur" ve "Gerçek erkekler kadınlara vurmaz" pankartlarını açan göstericilere, Ermenistan'da faalliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarından da destek aldı.

Karen Karapetyan'ın başbakan olarak seçildiğinden sonra tekrar gündeme getirilen tasarı, hükümet tarafından tekrar oylamaya hazırlandı. “Yeni ve Müreffeh Bir Ermenistan” sloganı ile siyaset yapan Tsarukian bloğu üyeleri, “Batılı değerler ile Ermeni aileler yok edilmeye çalışılıyor” argümanı ile tasarıya hayır oyu verirken, Cumhuriyetçi Parti’nin koalisyon ortağı olan Ermeni Devrimci Federasyonu (Taşnaksutyun) ise baştan beri tasarının kabulü için destek verdi.

Başta Pan-Armenian Ermeni Yardımlaşma Derneği olmak üzere, yurtdışı organizasyonları tarafından da desteklenen tasarı, Sanatçı ve aktivist Serj Tankian; oyuncu ve oyun yazarı Eric Bogosian; romancı Chris Bohjalian, Micheline Ahoronian Marcom ve Nancy Kricorian ve Vahe Berberian gibi isimler tarafından da desteklendi.

Kadın Destek Merkezi İcra Direktörü Maro Matosian, tasarının sevinçle karşılanması gerektiğini söylemekle beraber, yeni yasanın ne yazık ki olumsuz tarafları da olduğunu ifade etti: "Yasa aynı zamanda, olumsuz bir nokta olarak görülebilecek uzlaşma konusunda ısrarcı. Aile içi şiddet olaylarında bu kabul edilmeyen bir uygulama, çünkü bir dengesizlik söz konusu, kurban ve suçlu var, uzlaşma burada ihtiyacımız olan şey değil. Bir polis memuru ya da sosyal hizmet uzmanı kurbanı eve döndürmek ve kötü davranan kocası ile uzlaştırmak için denemeler yaparsa bu psikolojik olarak işkence demektir” ifadelerini kullandı.

Yeni yasa, Ermeni kolluk kuvvetleri hayat ve sağlığı tehdit eden şiddet olayları sırasında müdahale edebilmelerini öngörüyor. Polis, şiddet görmüş kadının kocasının evini terk etmesine ve 20 gün boyunca uzak durmasını isteyebilir, mahkeme ise bu süreyi 18 ay boyunca uzatabilir Yasa, aile içi şiddet tanımının fiziksel şiddetle sınırlı olmadığını, aynı zamanda cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddetle sonuçlandığını da belirtdi.

AGİT desteğiyle Proaktif Derneği tarafından Ermenistan'da aile içi şiddet hakkında yapılan bir ankete göre, sorulanların neredeyse % 60'ı hayatlarında en az bir kez aile içi şiddet çeşit maruz kaldığı öğrenildi. 2010-2017 yıllarında Ermenistan'da 30 kadın, erkekler tarafından öldürüldü. Yapılan araştırmalara göre, kadınların birçoğu, dayak ve kötü muameleye maruz kaldığına rağmen farklı sebeplerden dolayı sesini çıkartamıyor. Kabul edilen yasayla, şiddete maruz kalan kadına hukuki ve psikolojik yardım dışında kalacak yer ve maddi desteğin de sağlanmasını devletin sorumluluğuna veriliyor.