Aysel Tuğluk'un annesinin cenazesine saldıranlar hakkında açılan davanın ilk duruşma görülmeye başlandı. Mahkemede o mezarlığın eskiden Ermeni mülkü olduğu ortaya çıktı.

‘Buraya Ermeni gömdürtmeyiz’ diyerek Aysel Tuğluk’un annesi Hatun Tuğluk’un cenazesine saldıranlar hakim karşısına çıktı. Davanın ilk duruşması Gölbaşı 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülmeye başlandı. Sabah saatlerinden itibaren adliye sadece bu duruşma için kapatılırken, adliye çevresinde polis TOMA’larla yoğun önleme aldı. Saldırganlar olay sırasında ‘Burası Ermeni toprağı’ değil diye bağırmıştı. Mahkemede ifade veren sanıklardan İncek köyü ihtiyar heyetinde Necmi Bilgen ise mezarlık arazisinin bir Ermeni’den satın alındığını söyledi.

ÖNDER DAHA SONRA DİNLENECEK

Mahkemeye katılmak isteyen HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder hakimin talebiyle daha sonra tanık olarak dinlenmek üzere salondan çıktı. Salona tutuklu ve tutuksuz sanıkların yanı sıra 2 gazeteci ile sanık ve müşteki avukatları alındı. İddianamenin okunmasının ardından yargılamaya geçildi.

MAHKEMEDE KAYIT SİSTEMİ YOK

Avukatlar, iddianamenin yetersiz olduğuna dair beyanlarda bulunmak istedi ancak hakim avukatların beyanda bulunmasını ‘usul kurallarını’ gerekçe göstererek reddetti. Avukatların sesli ve görüntülü kayıt yapılması talebine mahkeme heyeti, “Duruşma salonunda sesli ve görüntülü kayıt sisteminin bulunmuyor” sözleriyle cevap verdi.

SOYLU’YLA FOTOĞRAFI ÇIKAN ALP, SAVUNMA YAPTI

Saldırı sonrası İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile fotoğrafı ortaya çıkan Murat Alp, mezarlığa gittiğinde orada arkadaşlarının olduğunu söyledi. Alp, “Mezarlıkta Yaşar Kaplan, Osman Karakaya, Osman Alp, İsa Kaya, Ersin Kaya orada dikiliyordu” dedi. Alp, ‘Necat Abimiz’ diye hitap ettiği Necat Alp'in mezarlığa Onur Demir’i de beyaz bir jiple mezarlığa getirdiğini söyledi. KİBAR BİR ŞEKİLDE RİCA ETMİŞLER! “Necat Abi kibar bir şekilde ‘Bu cenazenin sahibi kim? Bu cenazeyi buraya gömmeyin’ diye rica etti. Takım elbiseli bir kişi Nejat Abi’ye 'Sen kimsin’ dedi. Tehdit etti, küfür etti” şeklinde kendisini savundu.

‘ŞEHİT CENAZELERİNDEN SIKILDIK’

Alp, “Cenazeyi terörist cenazesi diye biliyordum. Yemin ederim Aysel Tuğluk’un annesinin cenazesi olduğunu bilmiyordum. Kanunen mahallemizde 1 yıldan fazla oturmayan kişinin mezarlığa gömülme izni yok. 3 gün önce ikametgahı buraya alınmış bir kişinin cenazesi oraya gömülemez” dedi. Pişman olduğunu ve cenaze sahiplerinden özür dilediğini söyleyen Alp, “Her gün şehit cenazelerinden sıkıldığımız için bunu yaptık” şeklinde konuştu.

‘İKAMETGAHIN YENİ ALINDIĞINI NEREDEN ÖĞRENDİNİZ?’

Çapraz sorgusu yapılan sanık Alp’a Avukat Nuray Özdoğan, “Hatun Tuğluk’un 3 gün önce adresini oraya aldığını nereden öğrendiniz” sorusuna sanık Alp, “Cevap vermek istemiyorum” diye yanıt verdi. Avukat Özdoğan’ın “Adresini 3 gün önce oraya aldığını biliyorsanız orada bir terörist olmadığını da biliyorsunuz” sorusuna da cevap vermeyen Alp, “Ben terörist cenazesi zannettim” şeklinde kendini savundu. Sanık Alp, daha sonra Özdoğan’ın soracağı tüm sorulara cevap vermek istemediğini söyledi.

BAKANLA FOTOĞRAF SORUSUNA DA CEVAP VERMEDİ

Cenaze sahiplerine sinkaflı küfürler ettiğini kabul eden Alp, “O kalabalığın vermiş olduğu şeyle söyledim” dedi. Soylu ile çektiği fotoğraf ima edilerek, kendisiyle siyasi bir partiden yetkilinin görüşüp görüşmediği sorulan Alp, “Bu soruya cevap vermek istemiyorum” diye konuştu. Süleyman Soylu ile karakolda çekilmiş fotoğrafı gösterilen Alp, fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu kabul etti. Alp, önce fotoğrafı anlatacağını söyledi ancak avukatının ‘Gerek yok’ işareti yapmasıyla Alp, açıklama yapmaktan vazgeçtiğini ve zamanı geldiğinde o fotoğrafa ilişkin açıklama yapacağını belirtti.

‘BURASI ERMENİ DEĞİL TÜRK TOPRAĞI’

Tutuklu sanık Cemih Özdemir sorgusunda, “Mezarlığa terörist gömdüklerini söylediler. Kalabalığın yüzde 80’ini tanırım, ‘Şehitler ölmez vatan bölünmez’ diye bağırdık. ‘Burası Ermeni toprağı değil Türk toprağı’ dedim. Pişmanım” dedi.

‘BEN DE KALABALIĞA GİTTİM’

Tutuklu sanık Barış Şimşek ise ifadesinde, “Mezarlığın etrafında kalabalığı görünce ben de gittim. ‘Terörist gömülüyor’ dediler. Ben de bağırdım, ‘Burada terörist cenazesi gömülmez’ diye” dedi. Karşı taraftan küfür edildiğini iddia eden Şimşek, “Tahrik oldum, onlara küfür ettim. Köyümüzden bir sürü insan vardı. Hepsi slogan atıyordu” şeklinde konuştu. Suçlu olduğunu kabul eden Şimşek, pişman olduğunu söyledi.

‘POLİS UYARMADI’

Olay yerine gittiğinde 20-30 polisin olduğunu söyleyen Şimşek, “Polis mezarlığın içindeydi. Tahminen bizden 100 kişi vardı” dedi. Polislerin kendilerini uyarmadığını söyleyen Şimşek, “Çok sonra söylediler bir anne cenazesi olduğunu” dedi. Duruşmaya, verilen 5 dakikalık aranın ardından tutuksuz sanık Yaşar Kaplan’ın ifadesi ile devam edildi. Kaplan ifadesinde, “Biz insanları ayırdık, köylüleri karşıya geçirdik, ben sloganı atmadım zaten olaylar sona ermeden ben olay yerini terk ettim. Pişmanım” dedi.

SANIKLAR BİRBİRİNİ YALANLADI

Sanık Murat Alp’in, “Yaşar Kaplan oradaydı” sözlerini Kaplan’a hatırlatan Avukat Nuray Özdoğan’a sanık Kaplan, “Murat Alp yanlış görmüş o geldiğinde ben orada değildim” dedi. Kaplan da, kolluk kuvvetlerinin kendilerine yaptıklarının suç olduğu yönünde bir uyarı yapmadışını söyledi.

MEZARLIK ASLINDA ERMENİ TOPRAĞIYMIŞ

İncek köyü ihtiyar heyetinde bulunan sanık Necmi Bilgen, “Erdinç Alp beni telefonla aradı, ‘Olaylar var mezarlığın orda’ dedi. Bende mezarlığın oraya gittim” dedi. Kaymakamın kendisinden biraz sonra gelerek muhtarı ve ihtiyar heyetini sorduğunu söyleyen Bilgen, "Muhtar neden bu cenazeye izin verdi diye sinirlendim. Biz o mezarlık arazisini bir Ermeni’den aldık, 14 kişinin arazisine 3 bin 500 kişiyi sokmaya çalışırsanız tabi böyle olur” şeklinde konuştu. Olayın aslında basit bir olay olduğunu söyleyen Bilgen, “Bu kadar uzayacağını bilsem hiç gitmezdim” dedi.

'TERÖRİST SÖYLEMİ MEŞRULAŞTIRMAZ’

Sanıkların kendilerini ‘Terörist cenazesi zannettik’ şeklinde savunmasına tepki gösteren Avukat Nuray Özdoğan, “Cenazenin kimin cenazesi olduğu hiçbir şeyi meşrulaştırmaz. Bu insanlığımıza sığacak bir durum değildir” dedi.

‘EMNİYET MÜDÜRÜ GELİP KOLUMA GİRDİ’

Sitelerde esnaf olduğunu söyleyen tutuksuz sanık Osman Karakaya ise “Biz 15 Temmuz'da polislerle kol kolaydık” diyerek kendini savundu. Kaymakamın ve İl Emniyet Müdürünün geldiğini söyleyen Karakaya, “İl Emniyet Müdürü geldi benim koluma girdi, ‘Arkadaşları toplayıp karşıya geçirelim, sohbet etmek istiyorum’ dedi. Biz de karşıya geçip polis abilerimizi dinledik. Polis abilerimiz bizi uyardı ama genel bir anons yapmadılar. Herhalde üstlerinin bir şey demesini bekledi polis abilerimiz” şeklinde konuştu. Duruşmaya ara verildi.

Mezopotamya Ajansı