Müslüman olan Ermeniler, Rusya ve Ermenistan'dan sonra şimdi de Türkiye'de huzursuz ediliyor. Ermenilerin Müslüman olmasına tahammül edemeyen Ermenistan ve Rusya baskı uygularken, Rusya istedi diye bebekli bir Müslüman kadın gözaltına alındı. Müslüman Ermeniler Platformu'nun dün yaptığı basın toplantısında aslen Kars ve Ardahanlı olan Müslüman Ermeni Çınavayan ailesinin yaşadığı trajedi anlatıldı. ‘Ankara'nın bu çığlığa kulak vermesini ve devletin şefkat elini uzatmasını bekliyoruz' denilen toplantıda şu acı bilgiler verildi: Rusya'dan Türkiye'ye gelen ve her türlü ikamet izni bulunan Julia Fatıma isimli Ermeni Müslüman anne, polis tarafından 2 hafta önce gözaltına alındı. 1,5 yaşındaki bebeği ile 2 haftadır görüştürülmeyen annenin süt dahi vermesine izin verilmiyor. Julia Fatıma'nın bir an evvel evine, üç çocuğunun ve eşinin yanına dönmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım ve Bakan Soylu'dan yardım bekliyoruz.

‘BARIŞ KÖPRÜLERİ KURMAK İSTİYORUZ'
İlk adımları 5 yıl önce sosyal medyada atılan, belki çoğumuzun şimdiye kadar hiç duymadığı ‘Müslüman Ermeniler Platformu' bugün, bu toprakların mayasını oluşturan, kadim geleneğimizin esası olan kardeşlik olgusunu güçlendirmek için çaba harcıyor. “Hedefimiz barış köprüleri kurmak. Müslüman doğmuş veya olmuş bizler, çeşitli paylaşımlarla halklar arası yakınlaşmaya katkı sağlamaya çalışıyoruz” diyen Müslüman Ermeniler Platformu sözcüleri, Türkiye'ye yerleşmek isterken hayatları kararan Çınavayan ailesine yardım eli uzatılmasını talep ediyor.

MÜSLÜMAN ÇINAVAYAN AİLESİNİN HAYATI KARARDI
Mağdur edilen Müslüman Çınavayan ailesinin kendilerine başvurduğunu belirten Müslüman Ermeniler Platformu yaptığı açıklamada, “Rusya'da yaşayan ancak aslen Kars ve Ardahanlı olan Çınavayan ailesi, Müslüman olduktan sonra, 5 yıl önce Türkiye'de yaşamaya karar vermiş ve hukuka uygun yollardan İstanbul'a gelmiş. İki çocukları Türkiye'de doğan ailenin 3 çocuğu var. Rus pasaportlu aile en başından beri vize ve ikamet tezkeresi için müracaatlar yapmış. 2014'te ikamet iznini uzatmak için yurda giriş çıkış yapmakta olan baba Albert Muhammed Cınavayan, Rusya'nın kodlaması üzerine Türkiye'ye giremez. Ailesinin Türkiye'de olduğunu bildiren ve iltica başvurusu yapan baba, Türkiye'ye tekrar alınır ancak iltica başvurusu reddedilir. İkamet sorununu çözemeyen, ancak ailesinin geçimini sağlamak zorunda kalan göz hekimi Albert'in diplomaları Türkiye'de kabul görmez ve çok zor şartlarda çalışmaya gayret eder” ifadelerini kullandı.

BATININ G87 ZULMÜ
13 Eylül 2017'de en büyüğü 6, diğerleri 3 ve 1,5 yaşlarındaki 3 çocuklu aile, bu kez de eve gelen polislerin, her türlü ikamet izni bulunmasına karşın anne Julia Fatima Hanımı gözaltına alması ile yine alt üst olur. Anne Silivri Geri Gönderme Merkezine gönderilir. Aileye yardımcı olan avukata göre, Julia Fatima Hanım Rusya'nın şüpheliler listesine girmiş, adına tahdit konmuş ve G87 kodu almış olabilir. Rusya ve batı ülkelerinin tümüyle “keyfi şüphelerine” dayanan bu uygulaması yüzünden göçmenler üçüncü ülkelere dahi giremez hâle gelmiş durumda.

ÖZ YURDUNDA GARİP, ÖZ VATANINDA PARYA
Ermeni Müslümanlar Platformu, Rus makamların Çınavayan ailesinin ihtida etmesini yani İslam'a dönmesi bahane ederek, Türk makamlarından talep ettiğini ve bunun üzerine G87 kodu ile bu işin bir zulme dönüştürüldüğünü düşünüyor. Ülke güvenliği söz konusu olduğunda, bütün tehdit unsurlarına yönelik tedbir alınmasını saygı ile karşıladıklarının altın çizen Ermeni Müslümanlar, “Ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi istihbarat birimleri dışından gelen her bilgiyi, olduğu gibi kabul etmemeli. Önce kendi haber süzgecinden geçirmeli. Bu aliye geldiği günden beri tanıyan biz Müslüman Ermeniler Platformu üyeleri, ailenin hiçbir aşırılığına şahid olmadık. Çok güzel pırıl pırıl 3 evlatlarının dedelerinin topraklarına yetişmesini istiyorlar. Bu muameleye maruz kalmalarını vicdanımız kabul etmiyor. Üstad Necip Fazıl'ın da dediği gibi “Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya” muamelesi yapılıyor” denildi.

‘ERMENİLER DE TÜRKLER İLE AKRABADIR'
Türk soylu halklara pozitif ayrımcı tutum uygulayan ‘Güç İdaresi Başkanlığı'na seslenen Ermeni Müslümanlar Platformu, “Aynı tutumun yüz yıl sonra bile Anadolu Türkçesi konuşan bu Müslüman aileye ve Türkiye'de yaşamayı tercih etmiş her inançtan Ermeni'ye de uygulanmasını talep ediyoruz. Kadim Anadolu medeniyetinin ayrılmaz parçası Ermeniler, Başbakanlığa bağlı çalışmalar yürüten Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nın isminde geçen “Akraba Topluluklar” kısmında da yer almalı. Ahıska Türklerine verilen ve takdir ettiğimiz desteğin Türkiye'de yaşamayı seçen Ermenilere de uygulanmasını istiyoruz” çağrısı yapıyor.

BU MASUMLARIN ÇIĞLIĞINA KULAK VERİN
Annelerini 15 gündür göremeyen çocukların çığlığına kulak verilmesini isteyen Müslüman Ermeniler, “Ankara'nın bu çığlığı duyacağını ve alicenaplığını göstereceğini umuyoruz. Çınavayan ailesinin şahsında, Türkiye'ye dönmek isteyen binlerce Ermeni adına baharın ancak bir araya gelip konuşmak, tanışmak ve yaşamakla tesis edilebileceğine inanıyoruz” açıklaması yaptı.

ERDOĞAN'A ÇAĞRI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan yardım beklediklerini belirten Julia Fatıma'nın zevci göz hekimi Albert Muhammed Cınavayan ve üç çocuk, Müslüman olmanın dışında hiçbir suçu olmayan annemizin Rusya istediği için gözaltında tutulması, emzikli bebeği ve diğer diğer çocuklarından ayrılması, iade edilmesi gibi bir Türk milletinin kardeşlik, merhamet ve inancına uymayan bir muamele ile karşı karşıyayız. Biz hem dinde hem insanlıkta, hem de toprakta kardeşiniziz. Bize bu muamelenin yapılmasını sağlayanlar, sadece Müslüman olduğumuz için istiyor. Batılıların bir buçuk asır önce ektikleri fitne tohumunun sürmesini istiyorlar. Oysa biz dünde kardeştik, bugünde kardeşiz. Halimizi önce Allah'a, sonra size arz ediyoruz. Allah'ın bize yardım edeceğine imanımız tam. Lakin bunu sizin elinizden yapmasını ve bu sayede hem ailemiz, hem de Türk-Ermeni milletleri arasındaki kardeşliğin perçinlenmesi için vesile kılmasını niyaz ediyoruz. Biz yabancı değil Karslıyız! Biz yabancı değil Müslümanız! Biz yabancı değil insanız!