Valilik Görüşmesi Polemik Yarattı - Gündem
24 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Լուսնակ / Ժամ : Շաւաղօտ

Gündem :

10 Nisan 2017  

Valilik Görüşmesi Polemik Yarattı -

Valilik Görüşmesi Polemik Yarattı Valilik Görüşmesi Polemik Yarattı

15 Mart’taki Değabah seçimi günü Vali Yardımcısı Aziz Mercan tarafından Patrikhane’ye gönderilen ve seçimin hukuksuz olduğunu öne süren kağıdın ardından Aziz Mercan ile görüşme geçtiğimiz Cuma günü gerçekleşti. Görüşmenin ardından toplantıya katılan Sahak Maşalyan, Ateşyan’ın “Seçim süreci başlayana kadar” patrik vekili olduğunun teyit edildiğini söylerken Bedros Şirinoğlu “Yeni patrik seçilene kadar” Ateşyan’ın görev başında olduğunu öne sürdü ve Bekçiyan’ı istifaya davet etti. Maşalyan bu açıklamaya yeni bir açıklama ile yanıt verdi ve Ateşyan’ın “seçim süreci başlayana kadar” görev başında olduğunu yineleyerek Ateşyan ve Şirinoğlu’nu devlete şikâyet etti.

Başepiskopos Ateşyan, Episkopos Sahak Maşalyan ve Peder Drtad Uzunyan, değabah seçimi sırasında Valilikten gelen kağıtta imzası bulunan Vali Yardımcısı Aziz Mercan’la 31 Mart Cuma günü Valilikte bir görüşme yaptı.


Episkopos Sahak Maşalyan, bu görüşmenin ardından izlenimlerini paylaştığı bir yazı yayımladı. Maşalyan yaşanan aksamadan Ateşyan’ın sorumlu olduğunu Vali yardımcısı Mercan’a ilettiğini söyledi. Maşalyan ilk açıklamasında şunları söyledi:

“Görüşmede sayın vali yardımcısı patriklik seçimine ilişkin son gelişmelerle ilgili devletimizin bazı hassasiyetlerinden söz ettiler. Kendileri temelde iki konuya dikkatimizi çektiler:


‘Sayın Cumhurbaşkanımız Referandumdan sonra Ermeni cemaatini ilgilendiren seçimlerin ivedilikle yapılacağı sözünü vermesine rağmen seçim sürecine girildi.

Patrik seçimlerinde devlet her zaman bir başvuru merciidir. Patrik yaşıyorken, emekli ediliyor, makam boş ilan ediliyor ve aylar geçmesine rağmen devlete hiçbir resmî açıklamada bulunulmadan birden bire değabah seçimine girişiliyor. Bu devlet tarafından kabul edilebilir değildi ve biz sözlü olarak sizin ilgili dini ve sivil mercilerinizi 15 Mart öncesinde değabah seçimi yapılmaması konusunda uyardık ama bu da dikkate alınmadı. Her kim değabah seçilseydi durum değişmeyecek, biz bu seçimi tanımadığımızı belirten bir yazı gönderecektik.’


Bu konularda Aram Srpazan ve Peder Dırtad pek görüş beyan etmediklerinden gerekli aydınlatmaları yapmak bana düştü.”


Maşalyan görüşmeye dair açıklamasına şöyle devam etti:

“Cumhurbaşkanımızın sözünü dinlememek ve seçim için acele etmek gibi bir niyetimizin olmadığını, bu gelişmelerin doğal, kendiliğinden, kilisemizin iç dinamizminden kaynaklandığını belirttim. Patrik hazretlerinin emekliye sevki ve makamın münhal ilan edilmesiyle ilgili gelişmelerin devletin dikkatine sunulmadığı eleştirisinde haklı olunduğunu ifade ettim. 26 Ekim 2016’da patriğimiz sağlık raporları ve üstüne vasi tayin edilen mahkeme kararlarına dayanarak ve yedi yıllık makamında bulunmamasından doğan kilise hukuku hükümlerince emekliye sevk edildi ve makam münhal ilan edilerek, yeni bir patrikle doldurulması kararı Kilise Genel Meclisince alındı. Aslında bu meclis derhal bir değabah seçmeli, birkaç gün sonra Seçim Müteşebbis Heyeti oluşturmalı ve en geç bir hafta içinde uygun bir mektupla resmi başvuruda bulunmalıydı. Sayın vali yardımcısı Aziz Mercan bunun böyle olması gerektiğini onayladı. Bunun üstüne ben kendilerine şu soruyu sordum. Bu formalitelerin gerçekleşmemesinden ya da aksamasından sorumlu kişi sistemin başında bulunan yetkili değil midir? O yetkili zamanın genel vekili Aram Srpazandır. Bilinçli olarak bu süreçleri geciktirmiş ve atılması gereken en normal adımları zamanında atmamıştır.


15Mart değabah seçiminin yapılmamasına ilişkin devlet iradesi şahsıma ve Kilise Genel Meclisini oluşturan din adamlarına seçimden önce ulaştırılmamıştır. Eğer Aram Srpazan Kilise Genel Meclisinde bunu önceden ilan etseydi bu seçim ertelenecek ve halihazırdaki kaos ortamı oluşmayacaktı. Bu konuda da devlet iradesini kimin uygulamadığı açık değil mi?


Başka bir sorumuz olup olmadığı sorulduğunda ben, kilise hukukumuza uygun bir şekilde seçilmiş bir değabahımızın olduğunu ve bunun bir yetki kargaşası ve tartışması yarattığını belirttim. Sayın Aziz Mercan devletin kilisenin iç tartışmalarına çekilemeyeceğini açık bir dille ifade ettiler. A) Devlet için seçim süreci başlamamıştır. B) Dolayısıyla kendileri halen patrik genel vekili, Aram Ateşyan Srpazanı tanımaktadırlar. C) Verilen söz uyarınca Referandumdan sonra ivedilikle seçim sorunu ele alınacaktır.


Sayın vali yardımcısıyla olan görüşmemiz yüreğimizi umutla doldurdu. Kendilerinden, bu zor günlerin kısa ve hakkımız olan seçimin yakın olduğuna ilişkin bir kararlılığı ve otoriteyi sezinledik ve bu konuda devlet güvencesini bizlere layıkıyla ilettiler. Kendilerine minnettarız.”


Şirinoğlu Bekçiyan’ı istifaya davet ediyor

Bu gelişmenin ardından Surp Pırgiç Vakfı Başkanı Bedros Şirin-oğlu 3 Nisan Pazartesi günü basına bir duyuru gönderdi. Bazı gazetelerde ilan olarak da yayınlanan duyuruda Şirinoğlu Değabah Bekçiyan’ı istifaya davet etti ve valilik görüşmesinde Ateşyan’ın “Yeni patrik seçilene kadar” görevde kalacağının teyit edildiğini öne sürdü. Şirinoğlu’nun yazılı açıklamasındaki konuyla ilgili bölümler şöyle:


- “Gerekli bilgilendirmeler yapılmadan idame ettirilen çalışmalardan sonra, ne yazık ki, bugün ruhanilerimiz birbirlerini suçlamanın ve devletimizin müdahale ettiği bahanesinin arkasına sığınmanın kolaycılığına kaçmaktadır. Sayın Genel Vekil günah keçisine dönüştürülmek istenmektedir. 15 Mart 2017 tarihinde Patrikhanemiz’e yollanan resmi yazıda belirtildiği ve 31 Mart 2017 Cuma günü İstanbul Valiliği’nde gerçekleşmiş olan görüşmede teyit edilmiş olduğu üzere, resmi merciler nezdinde şu anda Makam’ın tek muhatabı, tüm yetkileriyle, yeni patriğimiz seçilene dek Patrik Genel Vekili Sayın Başepiskopos Aram Ateşyan’dır. Diğer tüm konuları göz ardı etmeden, patrik seçimi sürecinin en sağlıklı şekilde ancak bu gerçeğin ışığında idame ettirilebileceği su götürmez bir gerçektir. Önümüzdeki dönemde bu gerçeği hareket noktasına dönüştürerek ilerlememiz gerekmektedir. Bunu açık yüreklilikle kabul etmemiz ve diğer tüm sorunları da hiç bir kişi ya da kurumu rencide etmeden çözmemiz gerekmektedir.


- Patrikhanemiz’in Ruhaniler Genel Meclisi 15 Mart 2017 tarihinde Sayın Başepiskopos Karekin Bekçiyan’ı patrik kaymakamı seçmiştir. Kendilerine karşı derin bir saygım vardır. Kendileri, Sayın Başepiskopos Ateşyan ve Sayın Episkopos Sahak Maşalyan arasında cereyan eden anlaşmazlık ortamında, Patriklik Makamı’nı çalkantılardan uzak tutabilmek adına, özveri sergileyerek kaymakam görevini üstlenmişlerdir. Kendileriyle Surp Pırgiç Ermeni Hastanemizde yaptığım ikili görüşmede bana seçim sürecinin önünü açmak için çalışmak istediklerini ifade buyurmuşlardır. Bu tüm cemaatimizin ortak arzusudur. İstanbul’daki ortamımızı teneffüs ederek ve mahalinde gözlemleyerek, inanıyorum ki kendileri de şu gerçeğe kanaat getirmişlerdir: Uzatmalı patrik seçimi sürecini ancak ve ancak resmi makamlarımızla azami ahenk içerisinde ve işbirliği halinde çalışarak sonuçlandırabiliriz.


- Bu gerçekten hareketle, çok üzülerek de olsa, toplumumuzu sarsıntılardan uzak tutacak bir formülün temennisi olarak, Sayın Başepiskopos Karekin Bekçiyan’ı kaymakam görevinden istifaya davet etmekteyim. Bu yöntem hem kendilerini önümüzdeki dönemde polemiklerden esirgeyecek, hem de iç çekişmelerle cemaatimizin ve Patriklik Makamımız’ın yıpranmasını önleyecektir.”


Maşalyan’dan ikinci açıklama

Şirinoğlu’nun bu açıklamasından bir gün sonra Maşalyan 4 Nisan Salı günü yazılı bir açıklama daha yayınladı. Maşalyan bu açıklamasında görüşme sırasında Mercan’ın “Patrik seçilene dek Patrik genel vekili Ateşyan görevinin başındadır” gibi bir ifade kullanmadığını söyledi ve bu iddianın Ateşyan ve Bedros Şirinoğlu tarafından dile getirildiğini belirtti.


Maşalyan’ın ikinci açıklaması şöyle:

“31 Mart 2017 de Vilayette Vali yardımcısı sayın Aziz Mercan ile dini heyetimizin görüşmelerinde kesinlikle ‘resmi merciler nezdinde şu anda Makam’ın tek muhatabı, tüm yetkileriyle, YENİ PATRİK SEÇİLENE DEK, Patrik Genel Vekili Sayın Başepiskopos Aram Ateşyandır’ denilmemiştir. Sayın Mercan tarafından bize tebliğ edilen husus, ‘Devlet için seçim süreci henüz başlamamıştır. Dolayısıyla halen patrik genel vekili olarak Aram Ateşyan Srpazan tanınmaktadır’ şeklinde olmuştur.

Eğer görüşme esnasında bizim dikkatimizden kaçan bir husus olmuş ise ya da devlet mercileri başka görüşmelerde benzer beyanlarda bulunmuşlarsa lütfen yetkililer bunun Anayasal ve hukuksal dayanaklarını bize açıklasınlar. Çünkü:

1. Seçim süreci başladığında bu Patriklik makamının boş olduğu anlamına gelir. Patrikle birlikte tüm vekalet ve vekillikler düşer ve Ruhani Meclis ve Ruhaniler Genel Meclisi devreye girerek Değabah seçilir. Bu dini alana ait bir hak ve uygulamadır.

2. Patrik Genel Vekilini Kilise Genel Meclisi seçmiştir, makam boşaldığında onun yetkilerine son verme yetkisi de yine bu Meclise aittir. Bu da kilise ve din adamlarının hukukundadır. Laik devlet bu dinsel hakkı dini bir meclisin elinden alamaz.

3. Ruhani Meclis ve Ruhaniler Genel Meclisi, Müteşebbis Heyet oluşumunda ve Patrik Seçim Meclisinin din adamı delegelerinin onaylanmasında aktif rol oynarlar. Tüm bu süreçler kesinlikle dinsel alana ait, devletin dışında kalması gereken uygulamalardır.

Bu apaçık gerçekler ışığında, Sayın Aram Ateşyan Srpazanın ve Sayın Bedros Şirinoğlu’nun ‘yeni patrik seçilene dek devletin tek muhatabı Patrik Genel Vekili Aram Ateşyan’dır’ iddiası ABSÜRT düşmektedir. Bu devleti olmaması gereken din alanına çekmek, dini meclislerin yetkisini yok saymak, devletin kaba müdahalesini meşrulaştırmak gibi çok tehlikeli imaları çağrıştırmaktadır.

Dini heyetimiz Vilayette devletimizin vakarına ve ciddiyetine tanık olmuştur. Bu absürt iddiaları devletimize mal etmek isteyen cemaatimizdeki gayri ciddi odakları devlet yetkililerine şikâyet ediyorum. Çünkü onlar ülkemizin imajını zedeleyen, dini hak ve özgürlükleri sanki devlet gasp ediyormuş izlenimini yaratan söz ve tavırlarıyla ve çarpıtılmış beyanlarıyla suç işlemektedirler. Bu ülkede Hristiyanlar din ve ibadet özgürlüğüne sahiptirler ve bu Anayasal güvence altındadır. Dileğimiz bunun cemaatimizin bazı sorumsuz bireylerince tehlikeye düşürülmemesidir.”






Bu haber Agos kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı (Agos) ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(Agos). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+