05 Ağustos 2016
Ermenistan başkenti Yerevan`da 14 gün boyunca süren polis merkezi baskını 31 Temmuz’da sona erdi. Ancak özellikle 29 Temmuz gecesi polisin halka, gazetecilere, mahalle sakinlerine karşı kullandığı şiddet olayları kamuoyunda tartışılmaya devam ediyor. Birçok uluslararası kuruluş polis şiddetini kınadı.
29 Temmuz`da polis ekipleri Yerevan`ın Sari Tağ mahallesinde toplanan halka karşı biber gazı, ses bombaları kullandı. Toplananlar şiddete maruz kaldı ve gözaltına alındı. Onlarca kişinin hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Yaşananları anlatan tanıklar polisin sopalarla, demirlerle toplananları dövdüğü ve gözaltına aldığını dile getirdi. Aralarında siyasetçilerin de bulunduğu birçok kişi aldığı darbeler sonucunda kırıklarla hastaneye kaldırıldı.
Polisin protestoya katılan ve katılmayanlar arasında ayrım yapmadan herkese karşı şiddet kullandığı ve gözaltılar gerçekleştiği ortaya çıktı. 16 yaşındaki bir gencin gözünü kaybetmesi de bunu kanıtlıyor. Olayları yakından izleyen aktivist Nvard Margaryan, kardeşinin futbol oynarken gözaltına alındığını söyledi. Beş saat boyunca kardeşinden haber alamayan Margaryan,“Bütün polis birimlerine gittik, çağrı merkezine bağlandık. Kimse bize haber vermedi. Yerini öğrendikten sonra birkaç saat avukatın kardeşimle görüşmesine izin verilmedi. Neden gözaltına alındığını öğrenemedik. Bu duruma düşen çok insan var. Gözaltı ile ilgili tutanak tutulmuyordu, kimseye gerekçe sunulmuyordu.”
Sari Tağ’da mahalle sakinleri sivil polislerin sopalarla ve demirlerle halka saldırdığını, evlere girip, evde bulunanları döverek gözaltına aldıklarını anlatıyor. Sivil polislerin mahalleye saldırısı sonucunda iki, üç yaşlarında çocukların bile yaralanıp hastaneye kaldırıldığı iddia ediliyor.
Gazeteciler hedefte
Basılan polis merkezinin bulunduğu ve son protestoların gerçekleştiği Erebuni`de ve Sari Tağ`da çalışan gazeteciler de polis şiddetine maruz kaldıklarını söylediler. Hetq.am`in haberine göre Lragir.am`in kameramanı Marut Vanyan, olay yerinden vücudundaki kırıklarla hastaneye kaldırıldı. Vanyan`a ait iki kameranın da polisler tarafından kullanılamaz hale getirildiği iddia ediliyor.
29 Temmuz’da Sari Tağ mahallesindeki protestoları takip eden “A1+” gazetecisi Robert Ananyan şiddete uğrayarak hastaneye kaldırılanlar arasında. Agos’a konuşan Ananyan 29 Temmuz’da yaşananları şöyle anlatıyor: “Olay günü ben ve kameramanımız Özgürlük Meydanı’nda toplanıp Sari Tağ’a yürüme kararı alan halkı takip ediyorduk. Halkın saldırgan davranmadığını belirtmek istiyorum. Hiç kimse polise taş atmıyordu. Polisler orada bulunan aktivistlerden, milletvekillerinden toplanan kitleyi mahalleden çıkartmalarını talep ediyor bir yandan da halka hakaretler yağdırıyordu. Polis, gazetecileri belli bir noktaya toplayıp, oradan işimize devam etmemizi istedi. Kısa süre sonra polis gazetecilerin bulunduğu noktaya plastik mermilerle ateş açtı ve gaz bombası atmaya başladı. Bence bu planlı bir saldırıydı. Gazetecileri aradan çıkartarak halka yönelik şiddete tanık olmalarına engel olmak istediler.”
Özgür Avrupa Radyosu’nun Ermenistan kolundan (azatutyun.am) gazeteci Karlen Aslanyan, Sari Tağ’da yaşananları şöyle aktarıyor: “Toplanan kitleden bir grup, polis duvarına doğru yol aldı. Biz müzakere olacak diye onlara yaklaştık. O gün üst düzey polis memurları oradaydı ve halkla çok sert konuşup mahalleyi terk etmeleri için 5 dakika verdiklerini belirtti. Ermenistan Polis Müdürü yardımcısı, Yerevan Polis Müdürü ve başka üst düzey polisler oradaydı.”
Azatutyun.am’dan bir diğer gazeteci Artak Hambardzumyan, polis merkezi baskınından sonra olay yerinden canlı yayına bağlanan ilk gazetecilerden biri. Hambardzumyan, 29 Temmuz’da çalıştığı Khorenatsi sokağında sivillerden oluşan bir grubun polis birimlerine katıldığını kaydetmişti. Hambardzumyan, 29 Temmuz akşamında gazetecilere planlı bir şekilde saldırı yapıldığı ve gazetecilerin hedef alındığını düşünüyor.
30 Temmuz’da kalabalık bir grup, Özgürlük Meydanı`nda toplanıp Bağramyan Caddesi’ne yürüdü; cadde oturma eylemiyle trafiğe kapandı. Bağramyan aynı zamanda geçen yıl elektrik fiyatlarına yapılan zamma tepkiyle başlayan ‘Elektrik Yerevan’ protestolarına ev sahipliği yapan cadde. Parlamento binası ve Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere birçok kamu binası bu caddede bulunuyor. Bağramyan`da başlayan oturma eylemi sırasında orta yaşlarında bir kişi, “mücadeleye devam” bağırarak kendisini yakmaya kalkıştı. Halkın müdahalesi ile hastaneye kaldırılan kişi günler sonra hayatını kaybetti.
Olaya şahit olan N. M. Şu şekilde konuştu: “Aniden kalabalığın hareketlendiğini gördük. Olay yerine biraz uzaktaydık ve kendini yakan adam, etrafındaki gazeteciler ve ona su döken insanlar bize doğru hareket edene kadar ne olduğunu anlayamadık. Adam daha önce gördüğümüz polis arabasına binmeyi reddetmişti. Yarı yarıya yanmış ve ağır yaralı olduğu halde yürüyen ve elleriyle gökyüzünü işaret eden adamı gördüm; olanlara ve çaresizce kalkışılan böyle bir eyleme şahit olduğum için şaşkınlığa uğramıştım. İki yıldır evim olan bu ülke için, vardığımız noktanın bu olduğunu gördüğüm için üzgündüm. Taksiye binmiş hastaneye giden bu adama bakarak üzüntüden ve öfkeden ağladım. O gece Baghramyan`daki atmosfer ağır ve karanlıktı.”
Agos