Batı Ermenistan’ın farklı köşelerinden Konstantinapol’e getirilen Ermeni yetimleri tarafından inşa edilen Tuzla Ermeni yetimhanesi (Kamp Armen), yüz günden fazladır Türkiye’deki Ermeni gençlerini etrafına sarmıştır. Panorama.am, Ermeni gençlerinin hiç olmadığı kadar desteğe ihtiyaç duyduklarını yazıyor.

Kampı yıkılmaktan korumak için üç aydan fazla direnen gençlerin sadece Türkiye’den değil, tüm Ermeni dünyasından desteğe ihtiyacı var. Mücadele eden gençler ellerinde olan kısıtlı imkanlarla çok uzun direnemeyeceklerini söylüyor.

Türk milliyetçileri, Kamp Armen’in direnişinin yüzüncü günü saldırı gerçekleştirdi, iki yaralı var.

110 gündür nöbette olan gençler seslerini dünyaya duyurup artık tek başlarına mücadele edemeyeceklerini söylüyorlar.
Direnişçilerden Sarin Korkmaz şöyle konuştu “Önce manevi sonra maddi desteğe ihtiyacımız var. Direnişin ilk gününden beri buradayım. Gıda ve suyu kendi cebimden alıyor. Önümüzde kış var, battaniye ve yorgana ihtiyacımız olacak.

Kamp Armen benim için soykırımdan bugünlere uzanan bir köprüdür ve yüz yıllık aradan sonra bu ülkede ilk direnişimiz”.

Fakir ve yetim Ermeni çocuklarının yazlığı olan Kamp Armen bugün terkedilmiş arazidir. Kamp 1961’e kadar Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’na aitti ve Gedik paşa Ermeni okulunun fakir, yetim çocukları için yazlık kampıydı. Hrant Dink ve eşi Rakel Dink de bu kampta büyüdü. İleride hükümet yasa dışı yollarla kampı Ermeni cemaatinin elinden aldı.

6 Mayıs 2015’te kampın şu anki sahibinin girişimiyle kamp-yetimhanesinin yıkımı başlamıştı. Ancak kısa süre sonra Türkiye’deki Ermeni cemaati müdahale etti ve her gün büyüyen direniş 110 gündür devam ediyor.

Armenian Genocide�

�

�