�

Irmak Mete

Almanya’da üniversiteye giden Türk gençlere ‘Karşılaştırmalı Edebiyat’ dersi adı altında ‘Ermeni Soykırımı’ tezleri öğretiliyor. 1915 olaylarını bir açıkoturumla tartışmaya açmak isteyenlerin ise üniversite kapısından girmesi yasaklandı.
Duisburg-Essen Üniversitesi’nde öğretmen adayı Türk gençlere “Karşılaştırmalı Edebiyat” dersi adı altında soykırım tezleri dayatılıyor. Almanya’da faaliyet gösteren “Barış İçin Diyalog Derneği” de bu dersi veren Türk profesör Kader Konuk’a mektup yazarak okulda bir açıkoturum düzenlenmesini talep etti. Dernek yöneticileri yazdıkları 3 mektuba yanıt alamayınca okulda durumu anlatan bir bildiri dağıttı. Rektör, önce okula polis çağırdı, daha sonra dernek yöneticilerinin içeride bildiri dağıtmasını yasakladı.

TÜRK TEZLERİ İŞLENMİYOR
Duisburg-Essen Üniversitesi, Almanya’da Türkçe öğretmen yetiştiren tek üniversite. Üniversitenin Türkistik bölümünde öğrencilere mecburi “Karşılaştırmalı Edebiyat” dersi veriliyor. Dersin dikkat çeken yanı işlenen tek konunun sözde “Ermeni Soykırımı” olması. Soykırım tezlerine dair kitapların okunduğu derste, Türk tezleri işlenemiyor. Öğrenciler ise tartışmaya açık olmayan konuları, dersi geçebilmek için işlemek zorunda kalıyor.

‘AÇIKOTURUM YAPALIM’
Bu duruma itiraz eden Barış İçin Diyalog Derneği yöneticileri, dersi veren Türkistik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kader Konuk’a Mayıs ayında bir mektup yazdı. Konunun tartışmaya açılması önerilen mektupta “1915 olaylarının soykırım olmadığını gösteren belgelere sahibiz. Bu meseleyi Duisburg-Essen Üniversitesi’nde bir açıkoturumda ele alalım” teklifinde bulundu. Ancak mektuba cevap gelmedi.
Dernek Konuk’a bir mektup daha gönderdi. Konuk’tan hiçbir yanıt alamayan dernek yöneticileri durumu okulun rektörü Prof. Dr. U. Radtke’a iletti. Rektörlüğün de sessiz kalması nedeniyle Dernek Başkanı Ali Söylemezoğlu ve yönetim kurulu üyesi Ümit Rahmi Tuncel, Temmuz ayında öğrencilere bildiri dağıtmaya başladı.
Bildiride Konuk’a, “Ermeni meselesini gündeme getirdiğiniz için size teşekkür ediyoruz, çünkü böylece bizleri kendi tarihimizi öğrenmeye teşvik ettiniz. Ermeni meselesini gündeme getirdiğiniz fakat açık oturum davetimize cevap vermediğiniz için de size teşekkür ediyoruz. Çünkü böylece kendi iddianızı bizim karşımızda savunmaya cesaret edemediğinizi gösterdiniz. Demek ki kendi söylediklerinize kendiniz de itimad etmiyorsunuz. Sizin sessiz kalmanız da bir cevaptır, kendi iddianıza kendinizin de pek güvenmediğini göstermektedir. Buna da teşekkür ederiz” denildi.
Rektör Radtke bildirinin dağıtıldığı 4. gün, Konuk’a hakaret edildiği iddiasıyla okula polis çağırdı. Söylemezoğlu ve Tuncel’in yanına gelen polisler dağıtılan bildirilerde suç unsuru olmadığı için işlem yapmadan geri döndü. Olayın ardından 23 Temmuz günü Rektör Radtke derneğe yanıt verdi. Mektupta bildirilerin “düşmanca” olduğu iddia edildi. Alınan idari kararla derneğin üniversitede bildiri dağıtmasının yasaklandığı bildirildi.

Aydınlık Gazete
�

�