Erdoğan’ı Kızdıran Ermeni Katliamı Haberleri - Gündem
27 Kasım 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4517 / Ամիս : Տրե / Օր : Վահագն / Ժամ : Ծայգն

Gündem :

07 Haziran 2015  

Erdoğan’ı Kızdıran Ermeni Katliamı Haberleri -

Erdoğan’ı Kızdıran Ermeni Katliamı Haberleri Erdoğan’ı Kızdıran Ermeni Katliamı Haberleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini eleştiren New York Times’ın (NYT) 1896’da da Osmanlı Sultanı Abdülhamid’i hedef aldığını, bugün de gazetenin kinini şahsına yönelttiğini söyledi. Ancak, gazetenin o dönem Abdülhamid’i eleştirmesinin başlıca nedeni, Hamidiye Alayları’nın bölgedeki katliamlarıydı.
New York Times’ın yazı işleri kurulunun kaleme aldığı “Türkiye Üzerindeki Kara Bulutlar” başlıklı yazının 22 Mayıs’ta gazetede yayımlanmasının ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan 30 Mayıs’ta düzenlenen Fetih Kutlamaları’ndaki konuşmasında, gazetenin 1896 yılında da Osmanlı Padişahı Abdülhamid’i hedef alan yazılar yazdığını söyledi: “Bu gazete, bugün bizim için söylediklerinin, yazdıklarının benzerlerini, 1896 yılında da Sultan Abdülhamit için yazıyordu. Ne diyordu? ‘Çekilmez adam’ diyordu, ‘Tarif edilmez derecede kötü Türk’ diyordu, ‘Despot, mutlak monark’ diyordu. Bu gazete, o gün Osmanlı Devleti’ne ve onun başındaki kişiye karşı kustuğu kini, bugün Türkiye Cumhuriyeti’ne ve onu temsil eden şahsıma yöneltiyor.”


Sabah’a göre “sözde soykırım” 1896’da başlamış
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eleştirilerinin ardından Sabah gazetesi, 2 Haziran’da sayfalarında NYT’nin geçmişte yaptığı haberlere yer vererek, 1896 yılı için “Gazete sözde Ermeni Soykırımı konusunda Abdülhamid`i karalayan yüzlerce haber yaptı” ifadesini kullandı. Ancak NYT’nin o yıl gündeminde Sultan’ın kendi adıyla kurulan Hamidiye Alayları’nın katliamları ve katliamların hedefinde olan Ermeniler vardı.


“Ermenilerin katledilmesi, Hıristiyanlığın utancı”
Bu konuyla ilgili 1896 yılının ilk haberi “Hıristiyanlığın Utancı” başlığı ile 6 Ocak’ta yayımlandı. Haberde Konstantinopolis, yani İstanbul’dan bir kişinin mektubuna yer veriliyor: “Avrupa’nın Hıristiyan güçlerinden utanıyoruz. Bir yıldır Müslüman hükümet imha süreci yürütüyor, Hıristiyanlığı ulus olarak kabul etme onuruna sahip olan ilk halkı katlediyor. Onların hiçbir suçları yok. Sasun, Erzurum, Trabzon, Sivas, Maraş, Kayseri ve diğer yerlerde, Ermenilerden kaynaklı bir sorun olduğuna dair bir kanıt bulunmuyor. İmparatorluğun her yerinden gelen tanıklıklar, bir şeyi işaret ediyor: Türk hükümeti, ya kendi tebaasına karşı bu cinayetleri yönetiyor ya da onları korumak için parmağını bile kıpırdatmadan öylece duruyor.”

“İnançlarından dolayı öldüler”
26 Ocak’taki haber ise “İnançlarından Dolayı Öldüler” başlığıyla yayımlanmış. Ermeni katliamlarını konu alan haber, Saint Michael Kilisesi’nin pastörü Dr. John P. Peters’ın konuşmasına dayanıyor. Haberde, “Sultan’ın amacı, açıkça reform istenen 6 bölgedeki Ermenilerden kurtulmak” deniliyor; bölgedeki durum da şöyle aktarılıyor: “Abdülhamid, mümkün olduğunca sistematik bir şekilde, bir kilise ve bir halk olarak Ermenileri yok etmeye çalışıyor. Kiliseler ve manastırlar itina ile tespit ediliyor; ya camilere çevriliyor ya da yok ediliyor. Erkeklere iki tercih hakkı tanınıyor: İslam veya ölüm.”
Haberde en az 350 bin Hıristiyan’ın öldürülme korkusu, açlık ve soğukla karşı karşıya kaldığı ifade edilirken, yaşananlar Türkiye’nin Asya topraklarındaki katliam politikasına bağlanılıyor: “Bu katliamları, İstanbul hükümetinin kontrolünde olmayan fanatik ve barbar bir nüfusun gerçekleştirdiğine inanılıyor. Ancak, bu yanlış. Bu katliamların emri, bizzat Sultan tarafından verilmiştir… Hükümetin tek gerekçesi, Ermeni halkını Osmanlı İmparatorluğu’nun istikrarına tehdit olarak görmesi.”

“Misyoner kolejleri yok ediliyor”
9 Şubat’taysa “Türkiye’deki Amerikalılar” başlığıyla yayımlanan haberde, ABD’nin 60 yıldır Osmanlı’nın her yerinde yaptığı eğitim ve yardımseverlik işlerinin katliamlar boyunca yakılıp yıkıldığından bahsediyor: “Harput ve Maraş’taki kolejler, neredeyse yok edildi; Antep’teki kolej ise şehre uzak olduğu için kurtuldu... Amerikan misyonerlerine ait topraklarda Ermeniler vardı. Onların imha edilmesi, aynı zamanda Sultan’ın misyonerlerden kurtulmasını da sağladı.”


NYT’den İngiltere’yi eleştiren haber
23 Şubat’taki yazıda ise farklı bir analiz yapılıyor. “Abdülhamid” başlıklı yazıda, Sultan’ın Avrupalı yazarlar tarafından çok şüpheci bir kişi olarak tarif edildiği, korkuyla yönlendirilen bir karakter olduğuna inanıldığı ifade ediliyor; ancak bunun tam tersi olduğu bir örnekle anlatılıyor. Analiz haberde, Sultan’ın karakteriyle ilgili bu yanlış algı nedeniyle İngiltere Büyükelçisi’nin “kabadayılık” ettiği, bu sebeple de Londra – İstanbul hattındaki ilişkilerin zedelendiği, Osmanlı’nın da Fransa ve Rusya ile yakınlaştığı belirtiliyor.


“Sultan cinnet içinde Ermenileri tehdit ediyor”
12 Temmuz’daki “Doğu’da Savaş Bulutları” başlıklı haberde ise, “Girit’teki af kararlarına rağmen, Giritliler isyana devam ediyor; buna ek olarak Van’da bir katliam yaşandı ve Dürzilerin isyanında bir Türk bölüğü yok edildi” deniliyor. Habere göre en zor durumdaki halk ise Ermeniler: “Küçük Asya’daki durum, dehşete düşürüyor. Ermenilerin tüm köyleri muhtaç durumda. Tarlalarını sürmek için ne hayvanları, ne de gerekli araç gereçleri var. Tarlalarının çoğu, Kürtlerin ve Türklerin elinde. Zaten cılız olan gelirleri giderek azalıyor. Popüler bir söylentiye göre Sultan, cinnet içinde Ermenileri tehdit ediyor.”


NYT’den en sert Abdülhamid yazısı
New York Times’ta Abdülhamid hakkında yayımlanan en sert haberlerden biri ise “Zalim değil, Vicdansız” başlığıyla 26 Ekim’de gazetede yer almış: “Abdülhamid, bütün hükümdarlar arasında kana susamışlığa en çok yaklaşan lider gibi görünüyor. Onun Ermenileri, itaatkâr ve iyi vergi mükellefleri. Bu nedenle, bu katliamları onun kana susamışlık arzusu dışında açıklamak zordur… İslam’a karşı tehdit olan bütün kâfirleri yok etme gücüne sahip olduğuna, bu hakkın kendisine ilahi olarak verildiğine inanıyor.”

“Katliamlar sona ermezse büyük güçler durduracak”
29 Aralık’taki “Son Halife” başlıklı haberdeyse, Ermeni katliamlarına karşı büyük devletlerin devreye girebileceğinin sinyali verilmiş: “Herkes, Abdülhamid’in Hıristiyan tebaasını katletme sürecini sona erdirmeye çok isteksiz olduğuna inanıyor. Şunun farkına vardı ki, eğer Hıristiyan tebaasına yönelik katliamları kendisi sona erdirmezse, ‘Büyük Güçler’ onun yerine bu süreci durduracak ve artık bu katliamlar onun çıkarına hizmet etmeyecek.”

Agos





Bu haber kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+