Muğla`nın Bodrum İlçesi Bitez beldesindeki 1800 yıllık tarihi Gara Kilisesi yıllardır restore edilmeyi bekliyor. Arazi sahibi kiliseyi kendi imkanlarıyla restore etmeyi amaçlıyor.

Bitez`in Balcılar mevkiinde ve özel mülkiyet alanında kalan 1800 yıllık Gara Kilisesi, 1986 yılında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescil edildi. Kilisenin restorasyonu için proje hazırlandı. Proje çerçevesinde iki dönüm arazi içinde, mandalina ve zeytin ağaçları arasında dev su kuyusu, su sarnıcı ve su kanalları bulunan 8 metre yüksekliğindeki kilisenin yıllardır restorasyonu bekleniyor.
Erken Bizans dönemine ait bir Rum Kilisesi olan Gara’da ibadet odası, iki küçük yaşam odası ve çok iyi durumda taban mozaikleri bulunuyor. Günümüze kadar gelmeyi başaran mozaiklerin bir kısmı tahrip olsa da mozaikler Arkeoloji ve Sanat Tarihi açısından en önemli ve özgün kalıntılar olma özelliği taşıyor.

ARAZİSİNİ SATIP KİLİSEYİ RESTORE EDECEK
Özel arazi içerisinde yer alan tarihi kiliseyi mülk sahibi olan Ömer Fırat Özbaşar kendi imkanlarıyla restore etmeyi planlıyor. Özbaşar, kiliseyi turizme kazandırmak istediğini belirterek şöyle konuştu: “Sahilde bir arsam var onun satışını yapıp kiliseyi restore ettirmeyi düşünüyorum. Burayı zaten yapılacak olan restorasyon projesinde belirli bir halka açık büfe şeklinde, tuvaletleriyle, bekçi eviyle bir kere zaten çevresi tamamen kapatılacak belirli saatlerde. İşte müze gibi düşünelim, belirli zamanlarda ibadethane gibi düşünelim, Bodrum’da 3 bin üzerinde gayrimüslim var. Her biri hafta sonları buraya gelse Bitez’de turizm sektörü canlanmış olur.”

TÜRKİYE’DE RESTORASYON İÇİN PARA AYRILMIYOR
Bitez’de yaşayan Mehmet Gado isimli vatandaş ise tarihi kilisenin restorasyonu için dış kaynaklardan destek alacaklarını belirterek şunları söyledi: “Ege Üniversitesi`nden Dr. Emine Tok, 2006 yılında İzmir’de yapılmış olan Uluslararası Mozaik Sempozyumunda bu kilise hakkında bir bildiri sunmuş. Erken Roma dönemine ait en önemli mozaik kalıntılarının bulunduğu Gara Kilisesi’nin bu halde bırakılmaması gerektiğini söylüyor. Ama Türkiye’de bugün buna bir para ayrılamıyor. Biz de yurt dışından kaynak arama yollarını deniyoruz.”

EREN AYHAN
MUĞLA