29 Ekim 2012
Büyükada`nın 200 yıllık tarihi binası Rum yetimhanesi yıkılmaktan kurtuluyor. Müjdeli haber Coca-Cola`nın Türk CEO`su Muhtar Kent`ten...
İstanbul`un tarihi simgelerinden, Büyükada sırtlarında ayakta durmaya çabalayan 200 yıllık Rum yetimhanesinin yılan hikayesine dönen onarım ve restorasyonu için aranan destek okyanus ötesinden geldi. Akşam`ın haberine göre Ahşap yapının restorasyonu için Coca-Cola`nın Türk CEO`su Muhtar Kent devreye girdi. Fener Rum Patrikhanesi`nin tapusunu almak için yıllarca mücadele ettiği 2 asırlık tarihi yetimhane, 2010`da Patrikhane7ye geçmişti. Ancak aradan geçen yaklaşık 2 yıllık sürede tarihi binaya tek bir çivi bile çakılamamış, proje Yunanistan`ın içine sürüklendiği büyük ekonomik krize takılmıştı.
HOŞGÖRÜ MERKEZİ OLACAK
Coca-Cola`nın CEO`su Muhtar Kent`in devreye girmesiyle yıllarca kaderine terk edilen Avrupa`nın en büyük ahşap binasının daha uzun yıllar ayakta kalma umudu doğdu. Kent`in, geçen haziran ayında bu konuyla ilgili olarak Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir araya geldiği öğrenildi. Patrikhane bu konuda suskunluğunu korurken, patrikhaneye yakın kaynaklar ise merkezi ABD`de bulunan bir küresel danışmanlık şirketinin yetimhanenin onarımı için hazırlık içinde olduğunu bildirdi. Muhtar Kent`inin şirketin fizibilite çalışmasını ücretsiz olarak üstlenmesini sağladığı, geçen ay İstanbul`a gelen şirket temsilcilerinin patrikhane yetkilileriyle görüşerek sunumlarını yaptığı ve görüşmelere Kent`in de bizzat katıldığı öğrenildi. Türk CEO Muhtar Kent, şimdi 50 milyon dolara malolması beklenen onarım için kaynak bulmaya çalışıyor.
Patrikhane tapuyu aldıktan sonra binayı `Dinlerarası diyalog ve dini odaklı bir ekoloji merkezi` haline dönüştürülmesini öngörmüştü. Ancak bunca yıldır kaynak bulunamaması nedeniyle yetimhane atıl durumdaydı. Şimdi Kent gerekli kaynağı bulur ve onarım gerçekleşirse, 200 yıllık Rum yetimhanesi İslam, Hıristiyanlık ve Musevi din adamlarının birlikte çalıştığı bir merkez olacak.
YÜZ YILLARA MEYDAN OKUYOR
AVRUPA`nın en büyük, dünyanın ise 2. en büyük çok katlı ahşap binası 1898-1899 yılları arasında otel olarak inşa edildi. Mimarlığını Alecandre Vallaury`nin üstlendiği bu muhteşem binayı, 1902`de bir Rum bankerin eşi olan Eleni Zarifi, 10 bin sarı lira karşılığında satın aldı. Sultan Abdüllhamid`in izniyle Rum yetimhanesine dönüştürüldü. 1964`te ise bina boşaltıldı.
SON NOKTAYI AİHM KOYDU
1964 yılında boşaltılan tarihi bina için Fener Rum Patrikhanesi hukuk mücadelesine girişti. Türklerle Rumlar arasında tam bir hukuk savaşına dönüşen bu süreç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`nin 2010 yılında binanın tapusunun patrikhaneye teslim edilmesine karar vermesiyle son buldu.
http://www.thelira.com/haber/108329/