Dersimli Ermeniler, kimliklerine sahip çıkmak ve örgütlenmek için dayanışma derneği kurdular.

Dersimli Ermeniler Sosyal Kültür Sanat Eğitim Tarih İnanç Araştırma ve Dayanışma Derneği çatı altında bir araya gelecek olan Dersimli Ermeniler, kendi kültürlerine ilişkin araştırmalar yapacak ve etkinlikler düzenleyecekler.

Girişimin sözcüsü Mirhan Pirgiç Gültekin, derneğin Dersimli Ermeniler özelinde kurulan ilk sivil toplum kuruluşu olduğuna dikkat çekerek, “Dernek kendi alanında araştırmalar yapmak, etkinlikler düzenlemek amacıyla kuruluyor" dedi.

Derneğin kuruluş çalışmalarının heyecan yarattığını da ifade eden Gültekin, iddialarının Dersimli Ermenileri kendi dilleri, kültürleri, inançları ile yeniden buluşturmak olduğunu kaydetti ve ekledi: "Örgütlenme başarımız ve dernek etkinliklerimiz için başta Dersimliler olmak üzere konuya duyarlı her kişi ve kurumdan destek ve duyarlılık bekliyoruz."

KÜRTÇE GİBİ, ERMENİCE İSİMLER DE DEĞİŞTİRİLMİŞTİ
Çok sayıda Ermeni’nin yaşadığı Dersim'de, 20. yüzyılın başına kadar kentteki halkın büyük kesimince Ermenicenin bilindiği belirtiliyor. Ancak o dönemlerde günlük yaşamda dahi kullanılan dil, Kürtçe gibi devletin baskı ve zulümlerine uğradı. Yine Dersim'de devlet tarafından değiştirilmeden önce önemli sayıda köyün ismi de Ermeniceydi.

Ermeni kiliseleri, hamamları ve mezbahaları Dersim'de de bulunurdu ancak devlet tarafından kiliseler de yerlebir edilmişti.

Geçmişte Ermeniler ile en fazla dayanışan coğrafyanın Dersim olduğu, söylenebilir. Haydar Işık, bu konuyu şu sözlerle ele almıştı: "Dersimliler Ermenileri nispeten korumuşlardı. Ermeniler Alevi olmuş, komşusu Kürtler gibi yaşıyordu. Kemalist devlet: 'Sen misin bana Ermeni’yi teslim etmeyen?' dediği için Dersim’den öfkesini 70.000 kişi katlederek aldı."