Elin Amerikalısı küçücük tarihi için binlerce film çekerken, biz maalesef yüz binlerce senaryo çıkacak geçmişimizden kaçan bir Yeşilçam'a sahibiz… Bu nedenle Karaçam diyorum… Recep İvedikler'e milyon dolarlar harcarız ama isimsiz kahramanları ölümsüzleştirecek noktada nedense pinti takılırız… Aziziye Tabyaları Nene Hatun filminin iftar yemeğinde yaşadığım duygulardı bunlar… Sevgili kardeşim Sebahattin Kat işi gücü bırakmış, tarih sayfalarına dalıp Nene Hatun'un senaryo haline gelmesini sağlamış. Erzurum Palandöken'e 220 bin lira harcayıp camisi de dahil yepyeni bir köy kurmuş. 7500 figüran kullanılarak sinema tarihimizde bir rekora imza atılmış.. Filminin çekimleri tamamlanmış. Anlamlı bir günde, 29 Ekim'de vizyona sürme telaşı içindeler… Nene Hatun'u Açelya Elmas oynuyor. Bazı projelerde birlikte çalıştığım sevgili Açelya'nın oyunculuğunu ve piyasadaki duruşunu çok beğeniyorum. Türk sinemasında iz bırakacak bir sanatçı olacak. Diziler ve bahsettiği yeni sinema projelerini dinleyince onunla gururlandım. Film için aylarca hazırlık yapmış. Sevgilisi oyuncu Cem Uçan da hep yanında olmuş, ayna karşısında günlerce birlikte çalışmışlar. Kar yağışı altında buz gibi bir havada çok zor anlar yaşamışlar. Açelya bir sahnede karlarda yuvarlandığını, uçuruma düşmekten son anda kurtarıldığını söyledi. Soğuktan dolayı sette kullanılan öküzlerde bayılanlar olmuş. Açelya "Biz 15 saat çalıştık ama öküzlerin sahibi 5 saatten fazlasına izin vermedi hayvanlar ölebilir düşüncesiyle" diyor… Nuri Alço Rus, Serdar Gökhan Türk komutanı oynuyor… Yılmaz Köksal, Murat Soydan gibi dev isimler de var kadroda. Deniz Gezmiş rolüyle tanıdığımız Barış Koçak da başrol oyuncusu olarak Nalbant Ahmet kimliği ile karşımıza çıkıyor. 2 ay süren çekimlerde 2.5 milyon dolar harcanarak hiçbir masraftan kaçılmamış. Bir konuda müthiş zorlanmışlar. 3000 Ermeni askerini oynayacak figüranlar gerekiyormuş. Erzurumlular "Biz Ermeni'yi oynamayız, Türk askeri olmak istiyoruz" diye tutturmuş. Yapımcı Sebahattin Kat "Yahu bu film dedik kabul etmediler, ödeyeceğim ücreti artırdım ikna olmadılar." diyor… Ermeni rolündeki figüranlar genellikle Erzurum dışından karşılanmış. Çok sayıda yetkiliden yardım sözü almışlar, birçoğu kılını kıpırdatmamış bu önemli film için… Yönetmenliğini Ünal Küpeli yapmış… İlginç bir görüntüye tanık oldum iftar yemeğinde. Ünal Küpeli şöyle bir uğradı, "Merhaba" diyerek oturmadan gitti. Film ekibi ile arasının bozuk olduğunu , olumsuzluklar yaşandığını hissettim. Her şeye rağmen medya ile buluşma gecesinde aile içinde yaşananlar dışa yansıtılmamalıydı. Yılların ustası bu yanlış tavrıyla beni şaşırttı. Filmde oynayan oyunculardan bir bölümü yoktu. Nedenini sorduğumda "İftara gelmek için para isteyen oyuncular bile çıktı" dediler… Bir şaşkınlık daha yaşadım… Nene Hatun filmiyle gurur duydum, ekipteki bu olumsuz manzaralar nedeniyle üzüldüm… Filmin ismi hatırına bunlar yaşanmamalıydı…