Muesses muhalefet -
Gectigimiz birkac gun icinde birkac olay sanki aralarında sozlesmis gibi ust uste geldi. 1962 de kurulmuş Azınlıklar Komitesi nin lagvedilmesiyle Sabiha Gokcen in Ermeni kokenli olduğuna dair ne zamandır kulağımıza gelen soylentinin cakışması kendi başlarına cok bir şey anlatmayabilirdi ama Genelkurmay Başkanlığı nın nicin yazıldığı ve nicin oyle yazıldığı kolay kolay acıklanamaz bildirisi eklenince ortaya ilginc bir butunluk cıktı.
Bunlar ustune soylenmesi gereken şeyler var; ama ben bu hafta CHP nin tam da şu donemde ve şu konjonkturde muhalefet olma uslubu uzerine yazmaya girişmiştim. Once şu başladığım temayı bitireyim diyorum.
Salı gunu cıkan yazımda biraz rastlantı sonucu son secimde AKP dışında Meclis e girebilen tek parti olarak CHP ye AKP karşısındaki muhalefetin tamamını omuzlama işlevinin kaldığını yazmıştım.
Kısmen bu ozgul ve ilginc durumun sonucu olarak CHP genel muhalefet yapıyor. Yani bildiğimiz soyut muhalefet partisi gibi davranıyor; kısaca iktidarın her yaptığına karşı cıkıyor. Boylece kendisinin ne olduğu ne istediği yeterince belirgin olmaktan cıkıyor. Bunlar kısmen bizde oteden beri tartışılan yapıcı muhalefet / yıkıcı muhalefet konusuna ilişkin şeyler (bu tartışma da zaten CHP nin DP karşısında muhalefet uslubundan turemişti.)
Ama bu noktaya geldiğimizde işin icine bazı onemli etkenler giriyor ve sorun bir rastlantı olmaktan CHP nin kendini boyle bir konumda bulmuş olması keyfiyetinden cıkıyor ve Turkiye nin bazı koklu yapısal ozelliklerine bağlanıyor. Benim de şu birkac gun icinde değinmek ve bir nebze acmak istediğim konular bunlar.
Temel sorun şu: Turkiye de mainstream diyebileceğimiz yani muesses nizam icinde yer alan partilerin hicbiri AKP de olan veya olduğunu varsaydığımız yapılanma ile mucadele edecek araclara silahlara sahip değil. Bu bakımdan son secimde CHP ye nasip olan bu mainstream partilerden bir başkasına nasip olsaydı onun da yapacağı fazla bir şey olmazdı.
Bu anlamda CHP nin şimdiki davranışının temsili olduğu dahi soylenebilir.
Peki AKP de olan veya olduğunu varsaydığımız şey nedir? Kısaca bu ulkedeki kitlelerin siyasi tercihlerini geleneksel alışkanlıkları ve dini ideolojileri birleştirerek kullanmaları (tabii bunun icin bu bileşimin once nesnesi ve alıcısı sonra da taşıyıcısı olan bir siyasi parti nin var olması gerekiyor) durumu.
Ortada boyle bir durum var bu gercekleşmişse dediğim muesses nizam partilerinin bununla mucadele edecek ve bu durumu değiştirecek aracları yok cunku bu mucadele toplumun icinde olmayı gerektiriyor.
Oysa Cumhuriyet in ozgun kuruluş bicimi olsun 12 Eylul le birlikte toplumu yeniden o noktaya taşımak uzere girişilmiş yapay ama zorlu caba olsun Elit/Jakoben formasyonlarından oturu hicbir zaman toplumun icinde olma vizyon unu geliştirmediler. Tanımı gereği onlara uymak durumunda olan muesses nizam partileri de hicbir zaman orada olmadılar. Ancak Demokrat Parti gibi hareketler onderlerinin muesses nizam la akrabalığına rağmen orada guclendiler ve zaten orada guclendikleri icin cezalandırıldılar.
Sonuc olarak bir muesses nizam partisi nin AKP gibi bir oluşum karşısında kendi sahibi olduğu bir arac yok. Tek caresi bu partiyi devlete şikâyet etmek. CHP de aynen bunu yapıyor. Turkiye nin şu ozel durumunda AKP nin yanı sıra iktidar kaybetme kaygısına duşmuş kesimlere Yapın. Ben de sizi alkışlayayım mesajı veriyor. Hikâye bu.
Bu haber kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı () ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com