İsrail rejiminin İran’ın kuzeybatısında askeri merkezlere, altyapılara ve sivil bölgelere yönelik saldırılarının artması ile Batılı-Anglosakson cephe tarafından gündeme getirilen “sahte Zangezur Koridoru” (veya NATO’nun Turan Koridoru) oluşturma planı arasında doğrudan bir ilişki var. Bu değerlendirme, İranlı siyaset bilimci Ahmed Kazemi tarafından dile getirildi.

Kazemi’ye göre, “Bakü ve Ankara’nın söylemlerinin aksine, sahte Zangezur Koridoru sadece bir transit güzergâh değil, aynı zamanda İran’a karşı jeopolitik, kültürel ve ekonomik bir işlev taşımaktadır. Bu plan, İran’ın jeopolitik olarak kuşatılması, Kafkasya’dan kültürel ve dini koparılması, Azerbaycan’da Şiiliğin baskı altına alınması ve Kafkasya’daki İran mirasının yok edilmesi gibi hedefler gütmektedir. Sonuçta ise İran’ın parçalanmasına yol açacak olan ‘Gazet Planı’nın tamamlanması amaçlanmaktadır.” dedi.

Kazemi, bu sözde “Gazet Planı” çerçevesinde İran’ın zayıflatılmasının üç aşamada gerçekleşeceğini öne sürdü: Karabağ’ın alınması, Zangezur’un (Güney Ermenistan) işgali ve son olarak Tebriz’in koparılması. Siyaset bilimciye göre, Tel Aviv tarafından en önemli stratejik müttefik olarak nitelenen Bakü yönetimi, İsrail’in İran karşıtı faaliyetlerine aktif destek veren ilk ülkelerden biridir ve bugüne kadar İsrail’in İran’a yönelik saldırılarını açıkça kınamamıştır.

2003-2020 yılları arasında, Aliyev ailesinin İran karşıtı ilk destek dalgası çerçevesinde, nükleer bilim insanlarına suikastlardan nükleer belgelerin çalınmasına, İHA sızmaları ve telefon dinlemelerine kadar çeşitli konularda İsrail’le işbirliği yapılmıştır. Bu işbirliğinin ardından, 2020’deki savaş da İsrail, Bakü ve Londra’nın ortaklığıyla, bölgedeki Ermeni nüfusa yönelik etnik temizlik hedefiyle başlatılmıştır.

Kazemi, 2020-2025 yılları arasında devam eden ikinci İran karşıtı dalga kapsamında, helikopter kazasından F-35’lerin Azerbaycan hava sahasında konuşlanması ve tatbikatlara katılması, siber üslerin kurulması gibi adımların atıldığını ve İsrail’in bu çerçevede Ermenistan’a askeri müdahale ile sözde Zangezur Koridoru’nu açmayı hedeflediğini ifade etti.

Ancak Kazemi’ye göre, sahte koridor planının arkasındaki Anglosakson tasarımcıların ve onların Bakü ile Ankara’daki “piyade askerlerinin” en büyük hatası, hem İran hem de Kafkasya sınırlarında eşzamanlı jeopolitik değişiklikler yapabileceklerini düşünmeleridir.

“İran uzun zamandır Siyonist rejimi etkili şekilde cezalandırmak için fırsat kollamaktadır. Bu nedenle sahte Zangezur Koridoru ile ilgili atılacak her yanlış adım veya askeri hamle, Tahran için tarihi bir fırsata dönüşebilir. İran, son 5 yılda Kafkasya’daki dengeleri beklenmedik şekilde değiştirme gücüne sahip olduğunu gösterebilir,” ifadelerini kullandı.,