Animasyon, soyut fikirleri görsel ve mekansal olarak anlamamızı sağlayan, canlı aksiyon film yapımına kıyasla önemli avantajlara sahiptir. Batı'da animasyona yönelik bir önyargı olsa da, bazen bu ortamda çocuk eğlencesine benzetenlerin aksine, başka hiçbir yerde bulamayacağınız olgunluk düzeyini ve duygusal derinliği gösteren filmlerle karşılaşırız.

Bunun en iyi örneği, başroldeki Aurora Mardiganian'ın yaşamına dayanan bir animasyon belgesel filmi olan “Aurora'nın şafağı”dır. Ermeni Soykırımı'ndan hayatta kalabilen Aurora'nın yaşamı, canlı aksiyon görüntülerinin benzersiz bir kombinasyonu ve parlak animasyonla tasvir ediliyor, onun Doğu Anadolu'dan Hollywood'un sokaklarına olan yolculuğunu sergiliyor.

Aurora's Sunrise'ın animasyon bölümleri, Aurora'nın yolculuğunu başka bir şekilde gösteriyor. Ermeni sembollerinin yanı sıra röportaj bölümleri ve arşiv görüntülerinin kullanımıyla, Ermeni Soykırımı'nın arka planında Aurora'nın yaşamına özel bir bakış sunuluyor. Ermeni Soykırımı'nın etkilerini tam anlamayanlar için, “Aurora'nın şafağı” bu trajik olayı sıradışı ve bilgilendirici bir açıdan sunuyor.