Türkiye-Ermenistan ilişkileri 3 kentte merak ve ilgiyle takip ediliyor… -
Türkiye-Ermenistan ilişkileri 3 kentte merak ve ilgiyle takip ediliyor…
Ankara-Erivan özel temsilcilerinin ikinci görüşmesi, 24 Şubat’ta Avusturya’da gerçekleşecek. İlk görüşme ve karşılıklı uçuş kararından sonra sınırdaki üç kentte olumlu hava oluştu. Kars, Ardahan ve Iğdır ilişkilerin seyri merakla izliyor
Karşılıklı sıcak mesajların gidip geldiği, özel temsilcilerin atandığı, özel temsilcilerin görüştüğü, Ermenistan Başbakanı’nın Antalya’da düzenlenecek Diplomasi Forumu’na katılacağını ifade ettiği bir sürece gelmiş durumdayız. Arzu ederiz ki bu süreç hızlanır.
Bu sözler, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a ait.
Oktay, bu sözleri özel bir televizyon kanalında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunurken söyledi.
Oktay’ın aktardığı gibi Türkiye ile Ermenistan arasında bir süredir normalleşme süreci yaşanıyor.
İki ülke tarafından atanan özel temsilcileri arasında normalleşme süreci kapsamında ilk görüşme 14 Ocak’ta Rusya’nın başkenti Moskova’da yapıldı.
Temsilciler arasındaki ikinci görüşme ise 24 Şubat’ta Avusturya’nın başkenti Viyana’da gerçekleşecek.
Hem Ankara hem de Erivan yönetimi, iki ülke ilişkilerinin düzelmesi konusunda kararlı adımlar atmaya devam ediyor.
İlişkilerin normalleştirilmesi çabaları çerçevesinde yaşanan bir diğer gelişme de uzun bir süre sonra İstanbul-Erivan uçak seferi oldu.
İlk İstanbul-Erivan uçuşu geçen çarşamba günü İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan yapıldı.
Yaklaşık 2 saatlik uçuşun ardından Pegasus Havayollarına ait uçak başkent Erivan’daki Zvartnots Uluslararası Havalimanı’na indi.
Türkiye’nin Ermenistan ile 328 kilometre sınırı var. Düzelecek ilişkiler en çok iki ülke sınırındaki kentleri sevindirecek gibi.
Çünkü Türkiye iki ülke arasındaki tek sınır kapısı olan Alican Sınır Kapısı’nı 1993 yılında tek taraflı olarak kapatmıştı.
Peki, bundan sonra Ankara-Erivan ilişkileri nasıl seyredecek?
Ermenistan’a komşu illerin Ticaret ve Sanayi Odaları Başkanları ve uzmanlar ne diyor?
Konuyla ilgili Independent Türkçe’ye değerlendirmede bulunan uzmanlar, ilişkilerin gelişmesinin her iki ülkenin de yararına olduğu görüşünde.
“Olumlu hava şimdiden arsa ve daire fiyatlarını artırdı”
Iğdır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kamil Arslan, ticaretin milliyetinin olmadığını söyledi.
İki ülke arasındaki sınır kapısının bir an önce açılmasını arzuladıklarını kaydeden Arslan, “Ankara-Erivan arasındaki problemleri tarihçilere bırakmak gerekir. Ayrıca Azerbaycan’ın işgal edilen toprakları da kurtarıldı. Dolayısıyla bir an önce kapı açılmalı” dedi.
Arslan, sınır kapısının açılmasının sosyal, kültürel ve ekonomik olarak tüm bölgeye fayda sağlayacağı görüşünde.
İran ve Gürcistan üzerinden dolaylı olarak Ermenistan ile ticaret yaptıklarını aktaran Arslan, “Dünya globalleşiyor. Her iki taraf da kapının açılmasından faydalanacak. Onun için bir asırdan fazla olan sorunların bir şekilde çözülmesini istiyoruz. Umudumuz kısa vadede gerekli adımların atılmasıdır. Kapının açılması şimdiden iyi bir hava yarattı bizde. Arsa ve daire fiyatları arttı. Metropollerden insanlarımızın geri döneceğine dair işaretler var. Beklentimiz gerekli adımların bir an önce atılmasıdır” diye konuştu.
“Kapı açılırsa tersine göç olur”
Kars Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ertuğrul Alibeyoğlu da Türkiye’nin diğer ülkelerle olan iyi ilişkilerinin aynısını Ermenistan ile de sağlaması gerektiği görüşünde.
Dünyada sınırların kalktığını ve herkesin birbiriyle ticari ilişkiler geliştirdiğine değinen Alibeyoğlu, “Yüzyıl öncesinde ülkelerin birbiri ile savaşı veya düşmanlığı vardı. Ama şimdi düşmanlık geride kaldı ve herkes artık birbiriyle ticaretini yapıyor” ifadelerini kullandı.
Kapının kapalı olmasının hiç kimseye fayda sağlamayacağını, aksine açılması durumda iki tarafın da yararlanacağını kaydeden Alibeyoğlu, Ermenistan’ın en çok ticaret yapacağı ve uyum sağlayacağı ülkenin Türkiye olduğunu belirtti.
Alibeyoğlu, şunları söyledi:
Açıklanan göç raporunda Kars nüfusu yine düşmüş, çünkü kentten metropollere göç oluyor. Bu göç de daha çok ekonomik nedenlerden dolayı yaşanıyor. Kapı açılırsa ticaret canlanır ve tersine göç olacağını düşünüyorum. İki ülke arasında ilişkiler normalleşmesinin vakti geldi ve geçiyor. Ticari anlamda 3 milyon nüfuslu Ermenistan’ın birçok ihtiyacını karşılayabilecek durumdayız. Doğrusu onların da buna ihtiyacı var. Sınır kapısının açılması yalnızca bizim için değil Ermenistan için 10 kat daha önemli ve değerlidir.
“Kapının açılması kente can suyu olur”
Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Demirci de sınır kapısının bir an evvel açılması gerektiği görüşünde.
Türkiye’nin tüm komşularıyla ilişkilerinin iyi olmasını arzuladıklarını dile getiren Demirci, “Özellikle sınır komşumuz Ermenistan ile daha da iyi olmasını istiyoruz” dedi.
Ardahan gibi küçük kentlerde sınır ticaretinin çok önemli olduğuna dikkati çeken Demirci, kapının açılmasının kente can suyu olacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Başlangıçta belki tedirginlikler olabilir ama zamanla bu rayına oturur. Coğrafyamız birbirine çok yakın. Gürcistan ve Ermenistan ile sınır komşusuyuz ve Gürcistan aracılığıyla zaten Ermenistan ile ticaret yapıyoruz. İlişkiler düzeldiğinde en azından direk ticaret yapma imkanımız olur. Bu ticaret iki ülkenin de yararınadır.”
“Savaş yenilgisi Erivan’a geri adım atmaya itti”
TOBB ETÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Ermenistan uzmanı Doç. Dr. Mustafa Serdar Palabıyık, normalleşme sürecinin çok da kolay ilerlemeyeceğini belirtti.
Normalleşme sürecini başlatan gelişmenin Karabağ Savaşı olduğunu hatırlatan Palabıyık, “Eğer bu savaş olmasaydı böyle bir normalleşme için gereken zemin sağlanamazdı” dedi.
Ermenistan’ın Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tanımadığı düşüncesi ve soykırım iddialarının sürdürmesi nedeniyle Ankara’nın Erivan yönetimi ile ilişki kurmamasının iki önemli sebebi arasında olduğunu anımsatan Palabıyık, “Öte yandan sınır kapısının kapalı olmasının nedeni de Karabağ’dı. Karabağ Savaşı’yla Azerbaycan işgal altındaki topraklarını kurtardıktan sonra sınırın kapalı olmasının gerekçesi ortadan kalkmış oldu. Bu da diğer meseleler gibi Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın geri adım atabilmesine imkan sağlamış oldu. Çünkü Erivan’ın savaştaki yenilgisi hem maddi hem de manevi olarak çok büyüktü” diye konuştu.
Paşinyan hükümetinin geri adım atması nedeniyle iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmeye başladığını dile getiren Palabıyık, “Açıkçası sürecin kolay ilerleyeceği kanaatinde değilim. Çünkü meseleler bir günden öbür güne düzelebilecek konular değil. Özellikle ‘soykırım’ın tanıtılması işi ve bilhassa toprak iddiası önemli. Paşinyan sıcak açıklamalar yapıyor ve bazı adımlar atabileceğinin sinyallerini veriyor” dedi ve ekledi:
Toprak meselesi kolay çözülecek bir mesele ki Paşinyan tanıdığını ifade ediyor. Zaten bunun aksi düşünülemez. Ancak soykırım iddialarının dünya çapında tanınması meselesi biraz daha hassas bir konu. Burada da Paşinyan topu daha çok diasporaya atmayı tercih ediyor. Yani ‘biz Ermenistan devleti olarak zaten bu işle çok fazla uğraşmıyoruz, asıl bu işi yapan diasporadır” demeye getiriyor.
“Türkiye süreci Azerbaycan ile koordineli bir şekilde yürütüyor”
Rusya’ya aşırı bağımlı olan ve özellikle Karabağ Savaşı’ndan sonra ekonomik durumu son derece bozuk olan Ermenistan’ın Türkiye ile ilişkilerini düzeltmek durumda olduğunu vurgulayan Palabıyık, “Zaten Kovid-19 nedeniyle çok ciddi ekonomik sıkıntılar içerisindeydi. Bütün bunları aşmak ve özellikle Batı ile ilişkilerini geliştirmek için Türkiye üzerinden hareket etmek ve ticaret yapmak istiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin bu sefer 2009 protokollerinde yaptığı hataya düşmediğini kaydeden Palabıyık, sözlerini şöyle tamamladı:
“Türkiye bu sefer süreci Azerbaycan’la koordineli bir şekilde yürütüyor. Bu da Ankara-Erivan normalleşmesinin başarı şansını artırabilen bir gelişme. Kısa vadede olmasa da orta vadede ilişkilerin düzelebileceği, kara sınırının açılabileceği ve diplomatik ilişkilerin kurulabileceğini öngörmek mümkün. Burada önemli olan Ermenistan’ın ne kadar adım atabileceğidir. Erivan arada sıkışmış durumda. Yani bir taraftan diaspora ‘soykırım’ meselesinde Paşinyan’ı taviz vermekle suçluyor, diğer taraftan eğer çok fazla Batı’ya angaje olursa Rusya ile ilişkileri ciddi olarak bozulacak. Dolayısıyla Paşinyan’ın çok ciddi bir denge politikası yürütmesi gerekiyor.”
Bu haber indyturk kaynağından gelmektedir.
Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı (indyturk) ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.
Opinions expressed are those of the author(s)-(indyturk). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com