Beştepe’de restorasyonu tamamlanan 250 eserin toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1915’te Osmanlı İmparatorluğu döneminde Ermeni soykırımı yaşandığını iddia edenlere o dönemde meydana gelen olaylarla ilgili gerçekleri görmek için arşivlerin açılması teklifini yineleyerek, “İddialarınıza güveniyorsanız, yüreğiniz yetiyorsa buyurun. Biz arşivlerimizi açıyoruz, siz de arşivlerinizi açın” dedi.

Dünyanın çeşitli ülkesinde yaşayan Ermeni lobileri, ‘1915 Olayları’ olarak bilinen I. Dünya Savaşı (1914-1918) döneminde Osmanlı İmparatorluğu tarafından Ermenilere ‘soykırım ve tehcir’ uygulandığı iddiasıyla Türkiye’yi suçlarken Ankara yönetimi ise iddiaları kesin bir dille reddediyor.

Türkiye, yaşanan olayların ‘soykırım’ olarak adlandırılamayacağını savunup, her iki taraf için de ‘trajik’ olduğunu vurgularken, yaşananların Rus ordusunun Ermeni çetelerini istihdam etmesi nedeniyle Osmanlı İmparatorluğu topraklarında ‘ihtiyati bir yer değiştirme’ olduğunu belirtiyor.

Türkiye ABD’den adil bir tutum bekliyor

Dışişleri Bakanlığı, Ankara’nın, Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan bütün halkın yaşadığı acı verici olaylara tanıklık eden o dönemle ilgili ABD yönetiminden adil bir tutum takınmasını beklediğini açıkladı.

Açıklamada, “Başkan Trump’a aynı dönemde Ermeni isyancıların yer aldığı olaylar nedeniyle katledilen 500 binden fazla Müslümanın bulunduğunu hatırlatırız. Türkiye bir Ortak Tarih Komisyonu kurulması yoluyla tarihin bu acılı döneminin aydınlatılmasını önermeye devam etmekte olup, arşivlerini araştırmacıların istifadesine açmıştır” denildi.

ABD’li papaz Brunson’ın davası ertelendi

‘Askeri ve siyasi casusluk’ ve ‘Gülen Hareketi ve PKK adına suç işlemek’ ithamıyla yargılanan ABD uyruklu papaz Andrew Craig Brunson’ın önceki gün görülen duruşmasında dava ertelendi.

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, Brunson’ın avukatının müvekkilinin serbest bırakılması talebi reddedilerek dava 18 Temmuz’a ertelendi.

Brunson aleyhinde hazırlanan iddianamede, Gülen Hareketi ve PKK adına suç işlemek ve hedefleri hakkında önceden bilgi sahibi olmasına rağmen onlarla işbirliği yapmak suçlamaları yer alırken, Gülen Hareketi’ndeki üst düzey isimlerle tanıştığı, onların takma isimlerini bildiği, İzmir Protestan Diriliş Kilisesi’nde bu iki örgütü övücü konuşmalar yaptığı bilgisi de bulundu.

İddianamede, Brunson’ın özellikle Kürt vatandaşların yaşadığı bölgelerde sistematik çalışma yürüttüğü öne sürülürken, bu amaçla İzmir’de sadece Kürt kökenli vatandaşların alındığı ‘Mesihin Kürdi Kilisesi’ni kurduğu suçlaması da yöneltildi.

Papazın YPG/PKK’nın yoğun faaliyetler yürüttüğü Suriye’nin Kobani kenti ve bu kente sınır olan Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine PKK’nın genel stratejisi kapsamında sık sık ziyarete gittiği ifade edilen iddianamede, Brunson’ın ABD’li bir askere gönderdiği 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin başarısız olmasından üzüntü duyduğuna ilişkin mesajda, “Türkleri sallayacak bazı olayları bekliyorduk. Sanırım olaylar daha da kötüye gidecek. Sonunda biz kazanacağız” mesajı da yer almıştı.

İddianamede, Brunson’ın din adamı görüntüsü altındaki faaliyetlerinin din adamlığı ile bağdaşmadığı da ifade edilmişti.

Mahkemenin dinlediği ‘Serhat’ kod adlı gizli tanık, duruşmaya yüzünün bulanık olduğu bir video bağlantısı aracılığıyla katılarak, Hristiyan olduğunu ve Brunson’ın papazı olduğu kilisedeki ayinlere düzenli olarak katıldığını, bu kiliselerde hukuk dışı eylemlere şahitlik ettiğini belirtti.