Çalışma ziyareti için Brüksel'de bulunan Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalbandyan Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komitesinin genel kurul toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Ermenistan ile uzlaşma fırsatını kaçırdığını söyledi.

Berlin Duvarı'nın yıkılmasından neredeyse 30 yıl geçtiğini ama Türkiye’nin hala Ermenistan'la sınırını kapalı tuttuğunu ifade eden bakan, Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın on yıl önce göreve başlamasıyla Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin herhangi bir ön şart olmaksızın normalleştirilmesi sürecini başlattığını, Türkiye’nin bu konuda hareket etmeyi kabul ettiğini ve bir yıl içinde Zürih'te iki protokollerin imzalandığını hatırlattı.

Nalbandyan, protoklleri imzaladıktan hemen sonra Türkiye’nin geri adım attığını ve protokolleri onaylanmayıp aynı zamanda sürecin başlamasından önce benimsedigi önkoşulların diline geri dönüdüğünü belirtti.

Bakan “Türkiye, Ermenistan-Türkiye normalleşme sürecini, Dağlık Karabağ sorununun çözümü konusunda Azerbaycan tarafının asılsız taleplerine bağlamaya çalıştı. Türk tarafının Karabağ sürecine müdahale etme ya da Ermenistan ile ilişkilerin normalleştirilmesi Dağlık Karabağ görüşmelerine bağlama herhangi bir girişimi, her iki sürece de zarar veriyor. Bu, tüm uluslararası toplum tarafından defalarca vurgulanan bir yaklaşım "dedi.

Sürecin başlangıcından bu yana, Türk tarafıyla temaslarda Ermenistan'ın Ermeni Soykırımı'nın gerçekliğini veya Soykırımın uluslararası tanınmasının önemini hiç bir zaman sorgulamayacağını açıkça belirttiğini dile getiren Bakan “

Gerçek uzlaşma, geçmişin unutulmasına veya genç neslin inkar masalları ile beslenmesine dayanmaz. Ermenistan, ilişkilerin normalleştirilmesi için Türkiye'nin soykırımın tanınmasını bir ön şartı olarak ortaya koymamış.

Ne kadar da tuhafsa, neredeyse bir asırdır Soykırım'ı inkar eden Türkiye bu sorunu bir önkoşul olarak kullanmaya çalıştı. Avrupa Parlamentosu'nda bu konuya değinerek, Ermeni Soykırımı'nın tanınmasına ilişkin ilk kararlardan birinin tam burada 1987'de kabul edildiğini söylemeliyim“ dedi.

Nalbandyan, “Türkiye ile normalleşme sürecinin hem iki halk için hem de bütün bölge için yeni olanaklar yaratabilirdi ama Türkiye, uzlaşma fırsatını kaçırdı” sözüne ekledi.