​Azınlık gruptan olmak birbirini korumayı getirmiyor, sınıfsal ve kültürel ayrışmalar baki - Gündem
29 Mart 2024 - Հակական տոմար - Տարի : 4516 / Ամիս : Արեգ / Օր : Վարագ / Ժամ : Հուրփեայլեալ

Gündem :

08 Ekim 2017  

​Azınlık gruptan olmak birbirini korumayı getirmiyor, sınıfsal ve kültürel ayrışmalar baki -

​Azınlık gruptan olmak birbirini korumayı getirmiyor, sınıfsal ve kültürel ayrışmalar baki ​Azınlık gruptan olmak birbirini korumayı getirmiyor, sınıfsal ve kültürel ayrışmalar baki

İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Bölümü’nden Özgür Kaymak’ın dört yıllık bir çalışmanın ardından ortaya çıkan ‘İstanbul’da Rum, Yahudi ve Ermenilerin Sosyo-Mekânsal İnşası’ başlıklı doktora tezi kitaba dönüştü.

Geçtiğimiz günlerde Libra Yayınları’ndan çıkan ‘İstanbul’da Az(ınlık) Olmak: Gündelik Hayatta Rumlar, Yahudiler, Ermeniler’ başlıklı çalışma, azınlıkların kendi kimlik algılarını kamusal, politik ve özel alan düzlemlerinde gündelik hayat pratikleri üzerinden çözümlenmeye çalışıyor. Farklı kuşak ve sınıflardan 120 görüşmeciyle yapılan mülakatlarla şekillenen kitapta cemaatlerin mekânsal aidiyetleri, cemaatiçi kültürel ayrışmalar, karma evliliklere bakış, ayrımcılığa karşı kurulan stratejiler, siyasi parti tercihleri gibi pek çok konuya ilişkin nüveye ulaşmak mümkün. Özgür Kaymak’la ‘İstanbul’da Az(ınlık)’ olmayı konuştuk.

Doktora tezi olarak bu konuyu seçmenizin kişisel nedenleri var mıydı?

Kendi kimlik bagajında biriktirdiğin bütün yükler seni yönlendiriyor tabii. Anneannem Girit göçmeni, baba tarafı da Selanik göçmeni. Rahmetli anneannem bizim evde ölene kadar Rumca konuştu ve bir kişi bile bu kadına “Neden Rumca konuşuyorsun? Hikâyeni anlatsana” demedi. Öte yandan Büyükada’da büyüdüm; arkadaşlarım da ağırlıklı olarak bu üç cemaattendi. Arkadaşların canın ciğerin olsa da sanki görünmeyen bir çember var ve bir noktada sen o çemberin sınırında duruyorsun, içine giremiyorsun gibi gelirdi. O çemberin öbür tarafından neler oluyor sorusu beni bu teze götürdü diyebilirim.

Araştırmanızda azınlık tanımını kullanmıyorsunuz; gayrimüslim cemaatlerin yekpare bir grup olarak algılandığı araştırmalara yönelik de bir eleştiri getiriyorsunuz. Bu sizin için neden önemliydi?

Azınlık dediğimizde cemaatlerin homojen bir yapı gibi algılanması tehlikesi var. Osmanlı’daki ‘millet’ sisteminin homojen bir yapıya referans vermesine benzer bir durum. Halbuki günümüzde demografik olarak erimelerine rağmen,

toplumsal, cinsiyet ve kuşak açısından bakıldığında kendi sosyal yapılarında inanılmaz katmanlaşmalar var. O yüzden cemaatleri ayrı ayrı belirginleştirmek istedim.. Örneğin Rum cemaatinin bir yoksullar derneği var, oraya gittim görüşme için. Orası sınıfsallığı göstermek açısından çok çarpıcı bir deneyimdi, katmanlı bir durum var; azınlık olmak, kadın olmak, yoksul olmak... ve bu inanılmaz bir blokaj yaratıyordu. Çalışma yapıyorum dediğim anda 10 kişiden sekizi konuşmayı reddetti zaten.

Bu bahsettiğiniz örnek, çoğunluğun algısında azınlıkların sınıfsal olarak da üst-orta ya da orta sınıf olduğuna ilişkin kalıplaşmış yargıyı bozması açısından da önemli…

Bu çalışma azınlık gruptan olmak birbirini desteklemeyi, korumayı getirir mi sorusuna da bir tür cevap oldu çünkü her toplumsal grupta sınıfsal farklılıkların bariz bir şekilde ortaya çıktığını gördüm. Çalışmaya başlarken benim de çok bildiğim bir durum değildi bu. Ama hem sınıfsal olarak hem de sosyo-kültürel açıdan ayrışmalar gördüm. Zamanında Rum cemaati içinde İstanbullu Rumların İmrozlu Rumlara veya Anadolu kökenli Rumlara, günümüzde de keza Antakya kökenlilere; İstanbul kökenli Ermenilerin de Anadolu kökenli Ermenilere yönelik sosyo-kültürel açıdan sınıfsallaşmasını izlemek mümkün. Bu hiyerarşinin yeni kuşaklarda azalsa da tamamen eridiğini söyleyemem. Klasik bir köylü-kentli dikotomisi hakim. Yahudilerde Aşkenaz Yahudisi çok kalmadı artık, ama eskiden Sefarad Yahudileri ve daha üst sınıf, burjuva sayılan Aşkenaz Yahudileri arasında da böyle bir ilişki varmış.





Bu haber agos kaynağından gelmektedir.

Haber metninde yer alan görüşler haber kaynağı (agos) ve yazarına ait olup,
bolsohays.com sitesi haber hakkında herhangi bir görüş üstlenmemektedir.

Opinions expressed are those of the author(s)-(agos). They do not purport to reflect the opinions or views of bolsohays.com
+