25 Temmuz 2016
Türkiye darbe girişimi başlamadan önce Ermenistan ile yeniden müzakere masasına oturmayı planlıyordu.
Hürriyet gazetesinde Fatih Çekirge `Ermenistan`la yeniden müzakere` başlıklı makalede Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, son Azerbaycan ziyareti sırasında çok önemli bir ‘barış atağı’ için nabız yoklamış olduğunu yazıyor.
Çekirge makalesinde şunları yazdı:
- Ermenistan’la yeniden müzakere.
- Ermenistan’la yumuşama ve belki de sınırların açılması.
- Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki krizin sonlandırılması.
- Rusya ile normalleşmeden sonra çok anlamlı bir atak.
Yani...
‘Dostların çoğaltılması...’
Şu garip tesadüfe bakın ki...
15 Temmuz’da Bakü’den Samsun’a gelen Çavuşoğlu ile akşamüzeri aramızda şöyle bir konuşma geçmişti:
- Sayın Bakan Rusya krizi çözülüyor, dostluklar artırılıyor...
- Evet, bak daha ne kadar güzel şeyler olacak... İnan, barış için çok güzel müjdeler olacak...
Israrlı sorularım üzerine Bakan, “Bekleyin görün” demişti.
Çavuşoğlu’nun bu sözü aklıma takılmıştı.
Ama o aşağılık darbe girişimiyle birlikte o sözler de uçup gitmişti..
Şimdi toz duman dağılırken o sözü yeniden hatırladım.
Ve biraz araştırdım ki...
Rusya krizini çözen Türkiye, bu yakınlaşmanın ardından çok önemli bir ‘barış atağı’nı daha hazırlıyor.
Yani...
İktidarın, ‘Düşmanları azaltıp, dostlukları çoğaltacağız’ sözü, Ermeni sınırına kadar dayanıyor.
Diplomat dostlarımdan öğrendiğim kadarıyla...
“Çavuşoğlu bu barış atağının ilk görüşmelerini 14-15 Temmuz günü Bakü’de yapmış. Ermenistan’la yeniden ve köklü bir barış arayışı için Bakü’de nabız yoklamıştı. Olumlu bir eğilim de var. Daha ileri aşamalar için zemin hazır. İşte o keyifle gelmiş Samsun’a...”
Çavuşoğlu’nun Samsun’da söylediği “Çok daha güzel şeyler olacak” sözünün anlamı işte buymuş.
Ve şu hale bakın ki...
Hükümet bir barış atağı başlatırken...
Rusya’dan sonra Azerbaycan’la konuşup Ermenistan’la da bir barış takvimi oluşturmak için uğraşırken...
Hainler içeride demokrasiye karşı savaş açmışlar.
Bir dışişleri bakanı düşünün ki...
Ülkesi için tarihi bir barış atağının ilk sessiz temasını başlatıyor...
Büyük bir heyecanla memleketine dönüyor...
Ve tam, iç huzuruyla “Oh” demişken...
Böyle bir alçaklıkla karşılaşıyor.
İnanılır gibi değil.
Kaynak: Ermenihaber.am