Federal Almanya Meclisi’nin 2 Haziran 2016 tarihli gündeminde bulunan “Ermeni soykırımı” konusundaki önergeyle ilgili olarak Türk Avrupa Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı (TAVAK) Prof. Dr. Faruk Şen, "Bu karar çıkmamalı" dedi.

�

Şen`in konuyla ilgili yorumu şu şekilde:

2 Haziran günü Alman Federal Parlamentosunda, Ermeni Soykırımı konusunda yapılacak oylamada 1915’ te Osmanlı, Ermenilere soykırımı yapmıştır kararı geçecek. Yeşillilerin eş başkanı Cem Özdemir’ in etkisi ile gündeme gelen bu karardan önce Cem Özdemir; Ermenistan’ a gidip bu konuda Ermeni Hükümetine söz vermişti. Daha önce de Almanya’ da ki Ermeni Patriğinin elini öpen Cem Özdemir’ in, bu kararın çıkması için büyük çabalar sarf ettiği biliniyor. Bunun yanında Angela Merkel ve Siegmar Gabriel, sosyal demokrat ve Hıristiyan demokratlar daha sonra bu karara destek verme konumundalar.

�

KARARIN BAĞLAYICILIĞI YOK

Bu kararın hiçbir bağlayıcılığı yok fakat 101 yıl sonra Almanya, aldığı ve alacağı bu kararla bu ülkede yaşayan 3 milyon 100 bin Türkü dışlarken, aynı zamanda 78 milyonluk Türkiye’ yi de karşısına almış bulunacak. Dünyada tanınan ilk soykırımını yapan Almanya, 6 milyon Musevi’yi öldürmüştü. 1948’ de kurulan Birleşmiş Milletler kapsamında geriye dönük tek soykırımı tanımasının yanında Almanlar, şimdi Türkiye’ yi bu suçlarına ortak etmek istiyorlar.

�

TÜRKLER`E SİSTEMATİK KATLİAM

Bunun yanında Almanya’ da Neonaziler 1992 yılında Möln’ de 3 Türk kadınını yakarken, 1993’ te Solingen’ de 5 Türk kadınını yakmışlar ve 8 Türk esnafı da Neonaziler tarafından Almanya’ da öldürülmüştü. Ayrıca 2008’ de Ludwigshafen’ de 10 Türk yakılmıştı. Bu gelişmeler kapsamında Almanya, Türklere yönelik yakma ve sistematik katliam girişimlerine 1992’ den beri sessiz kalırken, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ nin de Doğu Pericek davasında aldığı karara ters düşmüş oluyor.

�

2. DENEYİŞLERİ

Bu nedenle Birleşmiş Milletler toplantısına bugün İstanbul’ a gelecek olan Angela Merkel yanında tüm Alman politikacılarına yönelik ciddi gelişimlerde bulunmalı, bu kararın katiyetle tanınmaması lazım. Böyle bir adımı Almanya, 8 yıl evvel Mehmeh Ali İrtemçelik Berlin Büyükelçisi iken atmaya çalışmış, fakat Büyükelçinin ve Türk toplumunun tepkileri karşısında geri çekmek zorunda kalmıştı.

�

Şimdi 8 yıl sonra bunu tekrar gündeme getirmek, Türk – Alman ilişkilerine büyük zarar vereceği gibi bu Almanya’ da 2. Büyük halk topluluğunu oluşturan Türkleri de büyük ölçüde negatif olarak etkileyecek ve Alman toplumuna yakınlaşmasını önleyecektir.

�

Tüm sivil toplum kuruluşlarının ve partilerin bu konuda ciddiye alınarak adım atması gereklidir.

Ulusal Kanal�

�

�