Türkiye’den Sibil Pektorosoğlu, Göksel Baktagir, Yurdal Tokcan, Burak Malçok ve Mert Elmas ile Ermenistan’ın önde gelen rock gruplarından The Beautified Project, bu akşam Şişli Kent Kültür Merkezi’nde bir araya gelecek.

Ermenistan’ın önde gelen rock gruplarından The Beautified Project’in kurucusu Andre Simonian’ın girişimiyle hayata geçirilen “Melodilerin Uyumu” projesi kapsamında, iki ülke arasında kültürel bağlar kurmak ve halkları birleştirmek için ilk konser, Ermenistan’ın başkenti Yerevan’da 14 Aralık’ta gerçekleşti.

İstanbul konseri öncesi AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Simonian, “Melodilerin Uyumu” ile Türkiye ile Ermenistan arasında müzik aracılığıyla bir barış projesi gerçekleştirmek istediğini ifade ederek, “Kültürün, siyaset ve tarihten ayrılması gerektiğini düşünüyoruz. İki ülkenin halklarının birlikte sosyalleşmesi ve çalışması gerekiyor. Sosyal seviyede değişim gerçekleşirse, siyasi seviyede de değişiklik olacağını umut ediyorum” dedi.

Simonian, melodilerin bir araya gelmesiyle müziğin, melodilerin birleşmesiyle de uyumun oluştuğunu belirterek, “Sadece müzik değil, iki ülke bir araya gelerek uyumu oluşturduğu için projeye ‘Melodilerin Uyumu’ adını verdik. Bu nedenle hem toplumsal hem de müzikal anlamı var” diye konuştu.

Proje kapsamında yazdığı “Barışı Yayan” adlı şarkının İngilizce olacağını anlatan Simonian, şarkının Baktagir, Tokcan, Malçok ve Elmas tarafından The Beautified Project müziğinin akustik rock unsurları ile klasik Türk müziği enstrümanlarını ve klasik Batı müziğini birleştirerek aranje edileceğini söyledi.

Simonian, Yerevan’daki konserin çok iyi geçtiğini, izleyicilerin projeyi, müziği, Türk müzisyenleri sevdiğini dile getirerek, “Hedeflediğimiz uyumu sahnede yakalamayı başardık. Konserin ardından yapılan röportajlarda izleyicilerin yüzde 99’u konseri ‘Çok çok güzel’ bulduğunu, yüzde 1’i ‘Çok kısa’ olduğunu söyledi” dedi.

Grup olarak Türkiye’de sahne almayı istediklerini belirten Simonian, daha önce Ermenistan’dan rock gruplarının Türkiye’de konser verdiğini ancak Türkiye ve Ermenistan’dan müzisyenlerle bir konser projesinin ilk kez hayata geçtiğini belirtti.
Andre Simonian, “Melodilerin Uyumu”nun hiç bitmemesini umut ettiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: “Melodilerin Uyumu projemiz bir müzik videosu ile tamamlanacak. Türkiye’deki ve Ermenistan’daki konserleri internette yayımlayacağız. 2-3 ay içerisinde de projeyi anlatan bir belgesel yayımlanacak. Hayalim, bu projenin hiç bitmemesi. Umarım Türkiye’den ve Ermenistan’dan başka müzisyenler de bunu iyi bir örnek olarak görecek ve devam ettirecekler. ‘Melodilerin Uyumu’nun gelecekteki Türk ve Ermeni müzisyenler ile aralarında anlaşmazlık olan diğer ülkeler için bir marka olmasını çok isterim. Markayı herhangi telif hakkı olmaksızın barışçıl köprüler kurmak için kullanabilirler. Siyasi seviyede ne olursa olsun, yaptığımızın toplumsal harekete etkisi olacağını umuyorum. Yapılacak çok şey var, iki ülke insanlarının bir araya gelmesi ve birlikte çalışması gerekiyor. Bu sadece müzik alanında değil, sanatın diğer alanlarında da olmalı. Sanatın sorun çözümüne yardımcı olacağını düşünüyorum.”

– “Yaptıklarımızın yakınlaşmaya katkı sağlayacağına eminim”
Sibil Pektorosoğlu da projenin kendisini çok heyecanlandırdığını ifade ederek, “Müzik benim için evrensel, en güzel, en barışçıl dil. Göksel Baktagir, Yurdal Tokcan, Burak Malçok ve Mert Elmas’ı çok yakından tanıyor ve projelerine dahil oluyordum. Onlara hep Ermenistan’ın güzelliğinden, insanların sıcaklığından bahsediyordum. Onları Ermenistan’a götürmek benim için de hayaldi. Andre’nin projesi sayesinde hem onun hayali hem de benim hayalim gerçekleşti” dedi.

Yerevan’daki konserde ilk kez sahneye çıkıyor gibi heyecanlandığını dile getiren Pektorosoğlu, seyircinin ve halkın yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını, Yerevan’da Türk sanatçıları tanıyanlar olduğunu anlattı.

Pektorosoğlu, iki halkın müziklerinin, danslarının birbirine çok yakın olduğunu belirterek, “Konserler sayesinde insanlar bu yakınlığı anlıyorlar. Yaptıklarımızın yakınlaşmaya katkı sağlayacağına eminim. Umarım müzik diliyle güzel mesajlar verir ve güzel projelerde bir araya geliriz” diye konuştu.

– “Müziğin diliyle insanların daha güzel bir dünyada yaşamasını sağlamak istiyoruz”
Göksel Baktagir de projede yer almasındaki en önemli etkeni, “Dünya barışı adına müzik aracığıyla güzel mesajlar verebilmek” şeklinde açıkladı.
Ermenistan’da ilk kez sahneye çıktığını dile getiren Baktagir, “Konser çok büyüleyici bir atmosferde geçti. Farklı tepkiler de alınabilirdi. Çünkü uzun zamana dayalı ciddi birtakım hepimizi üzen olaylar var. Ancak biz bugüne bakmak durumundayız ve müziğin diliyle insanların daha güzel bir dünyada yaşamasını sağlamak istiyoruz. Müzik en etkili yol” değerlendirmesinde bulundu.
Baktagir, konser sonrasında aldıkları olumlu yansımaların kendilerine güç ve ilham verdiğini ifade ederek, “İstanbul’da çok güzel, etkili bir konser olacağına, dünya barışına, tarihi geçmişi olan iki ülkenin insanlarının da birleşmesine katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Aldıkları ilhamla Yurdal Tokcan ile “Yerevan’dan İstanbul”a parçasını bestelediklerini ve bu akşamki konserde giriş parçası olarak yorumlayacaklarını belirten Baktagir, şunları söyledi: “Proje bir adım ve bu adımın daha da yayılacağını hissediyorum. Bu güzel mesajı, dünyanın birçok yerinde bir çok insana iletiriz diye umuyorum. Ülkeler arasında köprü kurulmasında en etkili yöntem; müzik ve müzik yoluyla birleştiriciliği görmemiz gerekiyor. Biz bunu yaşıyoruz. 10 küsur senedir Yunanistan’da attığımız adımlarla insanların kenetlendiği atmosferi yaşar hale geldik. Bunu, müziğin birleştirici gücüyle yaptık. İnsanca, barış içinde yaşamak ana hedef. Müziğin birleştirici gücüyle güzel havanın daha çok yayılacağını umuyorum.”

– “Bu projeler desteklenmeli”
Yurdal Tokcan, Yerevan’daki konserin ardından güzel geri dönüşler aldıklarını ifade ederek, “İnsanlar kültür penceresinden baktığında aynı şeylerden zevk alıyor, aynı hassasiyetleri yaşıyor. Müzikten, sanattan bahsettiğinizde ruhlar, kalpler, gönüller devreye giriyor, iletişim kolay hale geliyor” dedi.

“Melodilerin Uyumu” gibi projelerin tüm insanlığın, toplumun özlediği ve yapması gereken projeler olduğunu belirten Tokcan, “Bugün nerede bir gözyaşı varsa bunu çözebilecek tek yol sanat ve onun en güçlü kollarından biri olan müzik. Bu duygularla işimizi yapıyoruz ve sorumluluklarımızın da farkındayız. Yeni bir başlangıç için, çocuklarımız için yeni bir gelecek için bu projeler desteklenmeli” şeklinde konuştu.

Ermeni Haber�

�