09 Aralık 2015
Yazılı olarak yapılan ve Türkiye Ermenileri Patrikhanesi’nin web sitesinden yayımlanan açıklamada Mari Mutafyan, İstanbul Sulh Mahkemesi’ne yapılan ve kendisini en uygun vasi olarak gösteren haberinin olmadığını söyledi; “bilgim dahi olmadan bu tip gelişmelerin içinde adımın geçmesi ve girişimlerde bulunmaları, en hafif ifadeyle, beni ve ailemi gerçekten yaralamaktadır” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, “Bugün varmış olduğumuz noktada ifade etmek isterim ki, bir dini önderin kişiliği ve hukuku ailesinden de önce, başında bulunduğu Makam’a ait addedilir. Bu ailenin devre dışı olduğu anlamına gelmez, ancak mevcut durumda Kadasetli Patrik Hazretleri’nin hukuku ve kendisine gösterilen özenin tasarrufu öncelikle Patriklik Makamı’nın uhdesindedir” deniyor.
Açıklamada ayrıca, “Patrik Genel Vekili Başepiskopos Aram Ateşyan Hazretleri’nin önderliğinde, Episkopos Sahak Maşalyan Hazretleri ve tüm değerli ruhanilerimiz bugün el ele vererek Patrikliğimiz’i istikrarsızlıklardan muhaf, cemaatimizi de sarsıntı ve bölünmelerden uzak tutmak için gayret esirgememekteler. Mevcut durumda tek legal mekanizmamız olan Başepiskopos Aram Ateşyan Hazretleri’nin yüksek riyasetlerindeki Ruhani Kurulumuz seçim sürecini yönlendirmek bakımından, dolayısıyla da Kadasetli Patrik Hazretleri’nin hukukunu her bakımdan güvenceye alınması anlamında yegane referans kaynağımızdır” ifadeleri kullanıldı.
Ne olmuştu?
Sağlık sorunları nedeniyle dokuz yıldır patriklik görevini yerine getiremeyen Başepiskopos Mesrop Mutafyan’a vasi tayin edilmesiyle ilgili İstanbul Sulh Mahkemesi’ne dilekçe verilmişti. Patriklik seçiminin yapılabilmesi için verilen başvuru dilekçesinde, en uygun vâsi adayı olarak Mesrob Mutafyan’ın annesi Mari Mutafyan’ı gösteriliyordu.
Agos