15 Temmuz 2015
Cumhuriyet tarihinin en kirli sayfaları hiç kuşkusuz azınlıklara yönelik baskı ve tehcir uygulamalarından oluşuyor. Yüzlerce olaydan birisi de Cumhuriyet gazetesinin kurucusu Yunus Nadi`nin devletin desteği ile Ermeni yurttaş Vahan Matosyan’a ait matbaanın talan etmesi. İşte o hikaye
Bitlis - Emval-i Metruke Kanunu, her ne kadar da Ermeni`lerden kalan malların müsaderesi ve satışından elde edilecek gelirin gerçek sahiplerine ödemeleri yapılma gerekçesiyle yürürlüğe sokulmuş olsa da devlet görevlilerinin uygulamaları bunun tersine işaret ediyor. Bunun en acı örneği hiç kuşkusuz Vahan Matosyan adlı Ermeni işadamının Matosyan Matbaası adlı işyerinin 20’de biri fiyatına 7 yıl taksitlerle Cumhuriyet gazetesinin patronu Yunus Nadi’ye satılması olayıdır. Türkiye’de cadı avının başlatıldığı günlerde yasal yolları kullanarak İsviçre’ye giden Matosyan ailesine ait, döneminin en modern matbaası, sahibinin tüm itirazlarına karşın Yunus Nadi’ye satıldı.
Vahan Matosyan’ın 4 bin 547 lira 47 kuruşluk borç sebebiyle 80 bin lira değer biçilen tesisinin gasp edilerek, Nadi’ye adeta peşkeş çekilmesi süreci, türlü kurnazlıklar ve bürokratik kayırmalara sahne oldu. Genç cumhuriyetin ‘gözde’ gazetecisi, Mustafa Kemal’in en yakınındaki isimlerden biri olan Yunus Nadi, 1924 senesinde ele geçirdiği matbaa için bir miktar para ödedikten sonra hiç para ödememiş, üstelik devlete ödediği paranın kendisine derhal verilmesini dahi talep etmişti. Zira makinaların tesliminden kısa bir süre sonra bilinmeyen bir sebeple yangın çıkmış, çıkan yangında her nasıl olmuşsa matbaa makinalarının demir aksamlarından dahi geriye en ufak bir iz bulunamamıştı. Matosyan Matbaası’nda bulunan her türlü demirbaş ve kişisel eşyayı satışa çıkaran Yunus Nadi, elde ettiği ganimeti en ufak parçasına kadar değerlendirmiş, hatta Matosyan’ın kütüphanesindeki kitapları dahi Milli Eğitim Bakanlığı’na satmış; sonrasında bu kitaplar Gazi Eğitim Enstitüsü’ne verilmiştir. Dönemin Tanin Gazetesi’nin verdiği haberde, Matosyan’ın kitaplığının değerinin bile tek başına, Yunus Nadi’nin Matosyan Matbaası için devlete ödemeyi taahhüt ettiği miktardan daha fazla olduğuna dikkat çekilmişti.
YOLSUZLUK BASINA VE MECLİSE TAŞINDI
Matosyan Matbaası’nın Cumhuriyet Gazetesi’ne satışına dair ayrıntılar 21 Şubat 1924 Perşembe günü Tevhid-i Efkar ve 22 Şubat 1924 cuma günü Tanin gazetelerinin sütunlarından yayınlanmış, aynı yıl konu Meclis gündemine gelmiş, son olarak da 7’nci dönem Rize Milletvekili Fahri Kurtuluş tarafından Meclis gündemine getirilmiş ve yolsuzluklar Meclis kürsüsünden dile getirilmişti. Tüm bunlara ek olarak Refik Halit de “Bir Avuç Saçma” adlı kitabında Matosyan Matbaasından 109’uncu sayfasında bahsetmektedir.
MATOSYAN’IN PROTESTOSU
Matbaanın sahibi Vahan Matosyan ise 11 Mart 1925 tarihinde Beyoğlu Adliyesi’ne yolladığı protesto mektubuyla yaşadıkları hakkında şu cümlelere yer vermişti, “ ……80 bin lirayı Türki kıymeti hakikisi olan mezkûr matbaa makine ve alât ve edevatının bilâsebep tarumar edilmesi yevmiye 30 lirayı Türki zarar ziyanı intaç ve bu suretle dört hane halkının evladları ile zaruret ve perişaniyete dücar edilmesi muvafıkı nısfet ve madelet almıyacağı derkârdır.” Ailenin girişimine herhangi bir cevap verilmemişti. Söz konusu protesto Maliye Bakanlığı’na iletilmiş, Maliye Bakanlığı ise olaya kayıtsız kalarak herhangi bir cevap vermemişti.
Anatolian Armenians