23 Mart 2015
Ermeni lobisine karşı göç haritası çıkarılıyor
Onların hayatı, “Çılgın Türkler” çizgisinde gelişti. Yalçın Ayaslı ve eşi Serpil Ayaslı aslında iki bilim insanı. İkisi de ODTÜ’lü. Belki de bu yüzden ODTÜ’nün “devrimcilik” geleneğini hayatlarına taşımışlar.
Yalçın Bey, Elektrik, Serpil Hanım da Fizik Mühendisliği’nden mezun. Yalçın Bey, 1973’te Boston’a gidip MIT’te master ve doktora yapıp geri dönmüş, ardından da 6 yıl boyunca kendi üniversitesinde akademisyen olarak çalışmış.
Çift, 1978’lerde yeniden ABD’ye gidince MIT kapılarını ardına kadar onlara açmış. Kendi özel alanlarında önemli bilimsel çalışmalara imzalar atmışlar.
Şirketini 2 milyar dolara sattı
Bilim insanlığını “girişimcilik” alanında sergileyen Yalçın Ayaslı, 1985’te Chelmsford MA’de Nasdaq Borsası’na kayıtlı olan Hittle Microwave Corp adıyla firmasını kurmuş. Teknoloji alanında dünyada kablosuz ve telekomünikasyon pazarlarına yan sistemler üretmiş.
20 yıl boyunca CEO ve Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptığı, Nasdaq’a kayıtlı şirketini 2014’te Analog Devices Inc’e tam 2 milyar 45 milyon dolara satınca, gözler kendisine çevrilmiş.
Serpil Ayaslı ise astro fizikçi olarak girdiği MIT’te çok geniş frekans bantlı yer altına ve yeşilliğe nüfuz edebilen radar sistemlerinde araştırmalarıyla öne çıkmış. O da eşi gibi çok sayıda ödüller almış.
ABD’de Türkiye’yi tanıtıyorlar
Yıllar böyle geçip giderken, 2000’li yıllarda ikili Türkiye adına önemli misyonlara girişmişler. Bakmışlar ki, Türkiye’nin ABD’de çok da bilinirliği yok, birikimlerinin bir bölümünü bu alanda değerlendirmeye başlamışlar. Boston, Washington DC ve İstanbul’da ofisleri bulunan, kâr amacı gütmeyen Türk Kültür Vakfı (Turkish Cultural Foundation) ve Türk-Amerikan Koalisyonu Vakfı’nı (Turkish Coalition of America) kuran ikili, çalışmalarını Türkiye’yi, Türk kültürünü, Türk mutfağını ve Türk müziğini ABD’de ve dünyada yaygınlaştırmaya yönlendirmiş.
Türk–Amerikan Koalisyonu Vakfı’nın (TCA) ana amacında Türkiye ile ABD ilişkilerini pozitif ve doğru yönde geliştirme var. Vakıf, son zamanlarda Ermeni lobisine karşı aktif Türk lobi hareketlerine öncülük ediyor.
Vakfın Başkanlığı’nı ABD’li araştırmacı yazar G. Lincoln McCurdy yapıyor.
Geçenlerde Ayaslı Ailesi ile çalışan ve Nar Gourmet’nin Genel Müdürü, diğer şirketlerin de yönetim kurulu üyesi olan Samir Bayraktar’la konuştuk. Kendisi de Toplum Gönüllüleri Vakfı’nda yetişmiş bir sivil toplumcu. İşten güçten bahsettik, konu Ayaslı ikilisine ve “Türk–Amerikan Koalisyonu Vakfı”na geldi.
Bilindiği gibi bu yıl Ermeni meselesinin 100’üncü yıldönümü.
Nisan ayı çok kritik. Ermeni diasporası sözde soykırım yasa tasarısının ABD Kongresi’nden geçirilmesi için çok uğraşıyor. Bayraktar, vakfın neler yaptığını anlattı.
Harita Obama’yı etkiler
Başkan McCurdy’nin önderliğindeki bir ekiple, 1915 ve sonraki yıllarda dünyada meydana gelen “göç haritası” çıkarılıyormuş. Özellikle Türkler’in ve Ermeniler’in 1’inci Dünya Savaşı yıllarındaki göç hareketleri bu haritada belirleniyor. Peki amaç nedir?
Bayraktar diyor ki: “Anadolu’dan o yıllarda bir Ermeni tehciri olmuştur, doğrudur ama aynı yıllarda bir de Balkanlar’daki coğrafyadan Türkler de tehcir edilmiş ve Anadolu’ya gelmiştir. Yani, tehcir meselesi çok yönlü ele alınıyor. Bu faaliyetleri akademik temelde yapıp, senato ve kongre üyelerine anlattığınız zaman konuya tabii ki daha farklı ve çok yönlü bakabilirler.”
Geçen yıl Şanlıurfa’daki Göbeklitepe ziyaretimizde Serpil Ayaslı ile de konuşmuştuk. Vakfın, epey süredir böyle derin araştırmalar yaptığını o da anlatmıştı.
“Göç haritası”nın başta Obama, ABD’li karar vericileri çok etkileyeceğini düşünüyorum.
Bugün