Gazeteci Yazar Cevat Sinet`in, Süryani avukat ve BDP Mardin Milletvekili Erol Dora ile yaptığı röportaj:

Cevat Sinet: Eruh’a 2-3 sefer İnsan Hakları derneğinden arkadaşlarla beraber gittim. Siirt yolundaki Ermeni mezarlarının tahrip edilmesi ve mezarların yanındaki Ermeni kilisenin tahrip ve harap edilmesiyle ilgili Selim Sadak’a ve oradaki İHD ve yönetimdeki birçok kişiye söyledik. Geçen bir yıllık zaman diliminde kimsenin bu konuyu ciddiye almadığı anlaşılmaktadır.
Eruh’ta Dih Mahallesinde Surp Hovannes Yuhanna Kilisesi var. Eruh Belediyesi’nin kayıtlarında yeşil alan olarak görünüyor. Bizde eski tapu da var, yeni tapu da var. Fethullah Gülen cemaatine ait paravan bir şirket olan Lotus Eğitim Dağıtım İnşaat Turizm Yemek Hizm. San ve Tic A.Ş. şirketi o bölgeyi satın aldı. Eruh Belediyesi, yeşil alan olan yeri, belediyenin kararıyla cemaate sattı. 300 kişilik cemaat üyesi şu an orada yurt yapıyor.
Erol Dora: Uzun zaman önce sizinle bu konuyu görüşmüştük.
Cevat Sinet: Evet, ben gerekli bilgileri danışmanınıza iletmiştim, dün de görüştüm. Konuyu Zeynep Tozduman’la da görüştüm. İnsan soykırımının yanında, tarih soykırımını dile getirdik. HDK’dan Garo Paylan’la da görüştük. Belediyenin kararıyla kilise alanı cemaate satıldı.
Erol Dora: Bu konuyu hem ulusal basına taşımaya çalışacağım, hem de BDP yetkililerine ileteceğiz. Danışmanıma bilgi verdiyseniz eğer o da gerekeni yapacaktır.
Cevat Sinet: Ben kendisiyle görüşmüştüm. Konuyla ilgili bilgisi var. Konuyla ilgili haberdar olduğunu söyledi. Tam detaylı konuşmadık ama tekrar kendisiyle görüşebilirim.
Erol Dora: Ona arayıp bilgi verebilirsiniz tekrardan. Bu konuyu hem basına, hem partiye ve hem de bizim yetkililere ileteceğiz.
Cevat Sinet: Konu hem Ermenistan basınına, hem de Avrupa basınına yansıdı.
Erol Dora: Anlattığınız çerçevede sorun bizim belediyeden kaynaklanıyor. Orasını yeşil alan olarak karar alıp, daha sonra bunu Gülen cemaatine tasfiye etmesi durumu var değil mi?
Cevat Sinet: Evet. Ben bizzat Eruh Belediye Başkanı Melih Oktayı ile görüştüm. Belediye başkanı kendisi bizzat dedi ki, onaylama aşamasında ben oyumu cemaat lehine kullandım dedi. Neden destek verdiniz diye sordum ona? ‘Ben sekiz ay cezaevinde kaldım, cezaevinden çıktıktan sonra kimse bana sahip çıkmadı’ dedi. Gerekçesi buydu. Kendisi bize bunu söyledi. Biz oraya heyet olarak gittik. İHD’den Nazif Akar bizimleydi. Mühendis arkadaşlar, arkeolog arkadaşlar vardı bizimle. Muş Belediyesi’nin, Necmettin Dede’nin haberini de ilk ben yaptım. Bunu Avrupa basınına da yansıttım. Tarihle ilgili çalışıyorum. Bu tür konuları kim yaparsa yapsın, yani BDP’li, AKP’li kim yaparsa yapsın, biz bunun karşısında durabilmeliyiz. Bu kutsal mekânlara sahip çıkmalıyız. BDP’nin bu tairh soykırımını yapması abesle iştigal.
Erol Dora: Evet işte o açıdan söyledim. BDP’nin bu konulara çok daha duyarlı olması gerekiyor.
Cevat Sinet: Biz bu desteği BDP’den çok bekliyorduk. Bunu Siirt belediyesinden de bekliyorduk. Bir AKP’li yaptığı zaman ben bunu olağan ve normal karşılıyorum ama BDP bunu yaptığı zaman hakikatten bunun hazmedilecek bir tarafı kalmıyor.
Erol Dora: Size göre bunu önleyebilmemiz için ne yapmamız gerekiyor?
Cevat Sinet: Belediye başkanıyla görüşülecek. Belediye bunu önleyebilir.
Erol Dora: Ama onlara tahsis etmiş değil mi? Şuanda iş bitmiş mi yoksa dönüle bilinir mi?
Cevat Sinet: Şu anda geri dönülebilir iptal edile bilinir o inşaat durdurula bilinir. Orası, kazı alanı yapıla bilinir. Daha zaten tam detaylı araştırma yapılamadı. Aynı bizim Batman’daki Mor Kiryakus Manastırı vardı, Süryanilere ait. Daha sonra Ermeniler’ in, en son Ezidilerin kullandığı manastır. Oranın üzerinde ben 2 sene boyunca çalıştım ve şu anda oranın restorasyonu yapıldı ve Mor Kiryakusla ilgili ortaya müthiş bir tarihi eser çıktı ve Batman’a kazandırıldı. 60’ın üzerinde kilise tespit ettik sadece Batman’da ve çevresinde. Dolayısıyla bu önlenebilir. Yani bunu siz arayabilirsiniz, diğer yetkili arkadaşlar görüşebilir, bu yıkımı durdurabiliriz. Yani Kürt çocuklarını asimile etmek için nasıl böyle bir oluşumun içine girebiliyorlar? Bu da ayrı bir terane. Yani o tarihin yanındaki, o mabetlerin yıkılması ayrı bir şey, onun yanında bir de politik olarak da duruşa çok ters bir durum çıkıyor ortaya. Ama şunu çok iyi biliyoruz. Orada o zaman belediye başkanı da bize söylemişti, Siirt Valisi ve Eruh Kaymakamı inanılmaz bir baskı yapıyordu onların üzerinde. Bu işin içinde sadece belediye değil, valiyle kaymakam da işin içerisinde.

Erol Dora: Anlıyorum. Biz de elimizden geldiği çerçevede ilgileneceğiz.
aykiridogrular.com